bu ülke için siyaset. cebimi daha çok nasıl doldurabilirim diye gezen yüzlerce adam hayal et. birkaç tanesi ( isimleri malum ) en önde böyle 20-30 adım önden yürüyüp kucaklayabildikleri kadar parayı kasalarına sokuyor. kalanlarda arkada onların kucaklayamadıklarını topluyor. en arkada da biz vatandaşlar yerde kırıntı var mı diye baka baka yürüyoruz. he halkın yüzde 50 si mutlu bundan. onlardan da aşağıda "insanlar" kısmında bahsedeceğim..
genel olarak insanlar. her türlü vahşet bizim elimizden çıkıyor. doğayı katlediyoruz hayvanları katlediyoruz dünyayı katlediyoruz ve birbirimizi katlediyoruz. ne için ? sikimsonik çıkar kavgaları ben daha çok yiyeceğim kavgası. doyduğun kadarına tamah etsen dünyada aç insanda kalmıyor canlıda kalmıyor ama insanoğlu doğası gereği aç gözlü. en vahşi hayvandan daha vahşiyiz. çirkinlik sınırlarını aştık artık iğrençleştik iyice. bize muhtemelen yetişmeyecek ama 200 sene dolmadan dünyanında anasını bellemiş olacağız. kıyamet de insan elinden kopacak gibi.
Geçtiğimiz aylarda ciddi para sıkıntısı yaşamıştım ama iyi ki o sıkıntıdan bi kaç gün önce alışveriş yapmıştım. Neyse konuya dönelim bu sıkıntılı günlerde abartmıyorum tam 1 hafta boyunca kahvaltıda, akşam yemeğinde, gece atıştırmalarında sadece ama sadece sucuklu yumurta yemiştim. Çok severim, taparım ama 1 hafta boyunca çaresizlikten onu yemek gerçekten zulüm olabiliyodu.
Eskiden peynir sucuk filan böyle değildi. Beyaz peynir lokum gibi yağlı yağlı olurdu, eski kaşar sabah kahvaltısında çayla çok güzel giderdi. Hele o eski zaman sucukları tavaya değdiği an mutfağa mutluluk verirdi kokusuyla.
Yediklerimiz. Artık maydonoza bile güvenim yok. Alırken kimlik sorup gbt yapıyorum. Yediğimiz ekmeğin unlarının buğdayları kanada'dan geliyormuş. Ona sevindim en azından okumuş çocuklar. Yanlız etler sırbistan'dan geliyormuş. Bu çok kötü. Bu sırplar hiçbir şey yapmasalar etlere türkürürler be. Çok sakıncalı. Soğanlar da iran'dan geliyormuş. Ben anlamıştım zaten alayı tesettürlü. Sahi biz ne yapıyoruz ne üretiyoruz. Bizim ürettiklerimizi kimler yiyor.
