ülkemizde komşu illerin hep birbiriyle düşman olduğu düşünülür. bunun sebebi ise bilinmez. mesela erzincan-tunceli, trabzon-rize, malatya-elazığ, erzurum-erzincan...vs illerin birbirine düşman olduğu savunulur. ordu-giresun ise düşmanlıktan ziyade sadece iki iyi arkadaş değildir. koyu bir düşmanlık mevcut değildir.
iki il arasında belki bir kıskanma * olabilir ancak düşmanlık söz konusu değildir. * hatta diyebilirim ki karadenizdeki diğer iller arasındaki çekememe burada daha az görülür. sonuçta bir çok konuda bu iki ilin ortak yanları vardır. *
klasik, komşu il rekabetinden dolayı ortaya atılmış olması muhtemel bir düşmanlıkımsıdır. yoksa giresunlular orduluları sevmez, ordulular giresunluları sevmez şeklinde bir durum söz konusu değildir. mesela bunun nedenlerinden biri fındık olabilir, "hangimizin fındığı daha güzel?" gibi, veya yemeklerin, oyunların paylaşılamaması da olabilir. ama bence en büyük neden, türk insanının sürekli rekabete, hoşgörüsüzlüğe, çekememezliğe malesef yatkın olmasıdır kanımca.
öğrenilmesi iyi olan düşmanlıktır. zira bende dahil birçok bahis sever bünye bu hafta orduspor'un ilk 6 yolunda son maçı olan giresun deplasmanından çok rahat bir galibiyet alacağını düşünmekteydi. * götümüze girecekmiş demek.
eski zamanlarda bunların lig maçı varmış. her maçta katliam olurmuş. holiganizmin çıkış noktasıdır denebilir iki il.*
fakat şu da bir gerçektir ki giresun fındığın reklam politikasını iyi yapamamıştır, orduda bu iş çok iyidir. (bkz: sagra)
şu anki durumuyla ordu fındıkları giresun fındıklarından daha lezizdir.*
seferoğulları ile tellioğulları arasındaki düşmanlığın gerçek hayatta vuku bulmuş bir hali.
fındık ve kiraz konusunda giresun'un hakkını vermek lazım- ordu'da bu iki ürünün kaliteli yetiştiği az sayıda köy vs zaten giresun sınırında. ha, bir de şerefsiz bir giresunlu arkadaşımın "herkes çıkardığı adamlara baksın. giresun teoman ordu ise gülşen'dir, giresun kuuldur, ordu orospudur." demişti. aslında neden kadir inanır'ı değil de gülşen'i söylüyorsun diyecektim ama soner arıca falan der diye sustum. neyse mesele bu değil. gördüğüm hemen bütün giresun/samsunlular orduya bir laf sokma çabası içindeydiler.
neyse, bu arada ordu'nun karadenizde gelişmişlik açısından trabzon'u yakaladığını ve samsun'un tahtına göz diktiğini de hatırlatmak isterim. daha çok yolu var tabi; ama işkembeden sallamıyorum. hazır yeri gelmişken, şimdi reklamlar:
bingöl ile muş'un birbirlerine duyduğu düşmanlık yanında dostluk bile sayılır. özellikle de futbol karşılaşmalarındaki meydan muharebelerinin yanında esamesi bile okunmayacak düşmanlıktır.
Dağılın beyler ordulu geldi. Bir rivayete göre. 80 lerde iki şehirden birine büyük bir kağıt fabrikası kurulma kararı alınıyor.
Hangisinin nüfusu yüksekse fabrika oraya kurulucakken giresunlular köylülerinde şehirde gösterip fabrikayı cukkalıyorlar.
işte husumet burada başlıyor. E tabi fındık rekabetinde var.
