"-abi ben kaçayım.görüşürüz.hadi selamün aleyküm" şeklinde devam eden sözlerin sahibi kişi.
önceleri "ulan bu adam deli mi yaw.herkes girerken elamün aleyküm der,bu çıkarken söylüyor." diye düşündüğüm kişi.daha sonra öğrendimki çıkarkende selam verilebilirmiş.
vedalaştığı insana 'merhaba', karşılaştığına ise 'hoşçakal' diyen insandır, bu. maksat, kelimeleri yüklenilen anlamlarından sıyırıp, yepyeni boyutlara taşımak, bir nevi 'şekil' yapma ihtiyacıdır.
Arapça öğrenirken ilk öğretilen diyaloglardan biridir. Arap ülkelerinde bir yerden çıkaren selam vermediğiniz takdirde derin bakışlara maruz kalabilirsiniz. Arap kültüründen bize geçmiş binlerce durumdan biridir.
şakirt olma ihtimali yüzde yüzlerdedir değilse de şakirt potansiyellidir. zira benim bunu hep onlarda duymuşluğum vardır. hatta yine onlardan neden giderken de dendiğinin açıklamasını dahi duymuşluğum vardır. efendim şimdi şöyle ki diye başlamıştır şakirt kardeşimiz kamuoyu açıklamasına: "selamın aleyküm, 'allah'ın rahmet ve bereketi üzerinize olsun' gibi bir dua anlamı barındırmaktaysa şayet; bunu biriyle karşılaştığın zaman, veya gideceğin vakit, veya her vakit söylemen de hiç bir sakınca yok."
hiçbir sakınca içermeyen birşeydir. her şeyi cemaate bok atmak olarak gören andavallar bilmeyeceği şeydir. bu ülkede benim de dahil olduğum cemaatsiz insanlar var ve böyle yaparız. bilmiyorsanız gidip araştırın öyle gelin.
merhaba, hoşçakal demiyorsun hadi, en azından türkçe konuş da insanlar ne bok dediğini anlasınlar. oysa ne güzel şeyler söylüyormuşsun bak "rahmet, bereket" diliyormuşsun.