zordur çok istediğin halde "kal seni yanımda istiyorum" diyebilmek, gururunu yenip "nereye gidiyorsun? sensiz bu şehrin anlamı yok gitme!" diye haykırmak sevdiğinin gözlerine...hele bir de aptalca gururunuz yüzünden o beraber geçirilecek zamanları küs olarak tükettiyseniz,kalbinizin acıdığını hissedersiniz arkasından bakarken.gideceğim dediğinde şaka yaptığını sandığınız o anlar için kendinize lanet edersiniz.
diyeceğim o ki gidene kal diyebilmek cesaretli omurgaların işidir,herkes diyemez.
en derin ayak seslerinin, her biri yavaşça yüreğini acıtırcasına ve o hiç geri dönmeyecek olan, ardına bakmadan giden sevgilinin, belki yüzüne karşı söylenemeyen ama o son bakışta sanki yüreğinin bir köşesinden bir kuş uçmak istercesine kıpır kıpır olan yürekten çıkan sestir aslında... ne kadar zordur o tek kelimeyi söylemek, belki sonsuz mutluluk belki de ebediyen yalnızlıktır o agızdan çıkan tek kelime ..
söyleseniz de genelde etkisi olmayan bi sözdür. Gittikten sonra bir kaç dakikalığına terk ettiğiniz gururunuzu eğilip ayağa kaldırır, gidişini izlersiniz...
"durucam burada
gidişini seyredicem
kıpırtısız... sakin gibi görünücem...
kavgasız olucak... fırtınasız olucak...
saçma-sapan olucak...
organlarım birbirine vurucak
arkandan sessiz bakıcam,
ben yine SALAĞI oynıyacam..." *
+ gitmesen olmaz mı?
- anlamıyorsun sen beni, gitmeliyim... yapamıyoruz artık...
+ kal desem bir şey ifade etmeyecek mi senin için?
- olmuyor, mutsuzluktan başka bir şey veremem artık sana...
+ siktir git o zaman...