ardından çok şiirler yazılan, çok sigaralar yakılıp söndürülen, çok geceler hiç edilen, her zaman ardından ağır düşünülse de hep bir kenarlarda mutlaka haklı bir sebebi vardı yoksa yapamazdı diye düşünülen, o, yeri zor doldurulan kimi zaman hep boş kalan. aynı zamanda gelendir de, çünkü senden her yitip giden, bir zaman sana gelip şimdi senden başkasına gidendir.
daha büyümeden söylemişti, bir yaz günü, bahçede dut ağacının altında:
- bir gün ben de büyüyeceğim ve sizler gibi olmayacağım.
gerçekten bizler gibi olup olmadığını hiçbir zaman bilmedik.
büyür büyümez çekip gitti.
bir daha da hiçbirimiz görmedik kendisini.
gitmek kolayı seçmektir.
zor diyenler olur.. boşversenize kalan oldunuz mu siz hiç ?
kalmak zordur. gidenin acısınıda kalan çeker.
gitti mi ? gitsin.. bırak hayatında giden olsun sen pişman olma o pişman olsun gittim diye düşünüp...
sen gidebilenlerden olma.
kalmak acıtır ama insana yakışan kalmaktır.
gitmek bir vazgeçiştir ve her vazgeçiş gelecek zamandaki pişmanlıklardır.
zaten senin olmayandır. gideni serbest bırakmak lazımdır. seninse döner dolaşır gene seni bulur. senin değilse zaten dönmez ve sorun filanda kalmaz. evli evine köylü köyüne gider.
gelen'in arattığı..yeniden bulduramadığı..
yeni bir giden ,sonra yine bir gelen ve yepyeni cevapsız aramalar...
fetreti geçtim,mütemadiyen bir gerileme devri kabusu...
bir hanedanlık karmaşası içerisinde...
saraylar,soytarılar,katli vacip olanlar ve olmayanlar ve debelenen zihinler...