geri dönmesi istenmeyen hatta arkasına bile bakmasına tahammül edilmeyen kişidir.arkasından en fazla el sallanır uğurlar ola denir ve de hayat kapısı ona artık kapanmıştır.odası temzilenir ve de hayalleriyle birlikte bir daha açılmamak üzre kapatılır.
camların üstünde gece ve kar.
bembeyaz karanlıkta parlıyan raylar -
uzaklaşılıp kavuşulmamayı hatırlatıyor.
istasyonun
üçüncü mevki bekleme salonunda
siyah başörtülü,
çıplak ayaklı bir çocuk yatıyor.
ben dolaşıyorum...
gece ve kar - pencerelerde.
bir şarkı söylüyorlar içerde.
bu, giden kardeşimin en sevdiği şarkıydı.
en sevdiği şarkı...
en sevdiği...
en......
kardeşler, bakmayın gözlerime
ağlamak geliyor içimden...
bembeyaz karanlıkta parlıyan raylar -
uzaklaşılıp kavuşulmamayı hatırlatıyor.
istasyonun
üçüncü mevki bekleme salonunda
siyah başörtülü,
çıplak ayaklı bir çocuk yatıyor..
gece ve kar pencerelerde.
bir şarkı söylüyorlar içerde!
kalan olmak zorunluluk sayildiginda giden olmak sorumluluktur ki bu cok daha zordur. suclayacak kimsede yoktur tek basina debelenir durur insan donse donemez gitse gidemez bi adim ileri. giden olusu baskalarina goredir sadece. bole bi kisir dongudur iste giden olmak hatta bazen ne gidebilip ne kalabilen olmaktir.
Bir gecedir bütün geceler gibi
Saçlarında,tanıdığın ellerin en ağırı
Gözlerinde maceraların en derini...
Sana anlatırlar geçenle kalandan
Bir gecedir bütün geceler gibi
Karanlıklardan,aydınlıklardan
Ne varsa kendincedir
Pencere camlarında ışıklar parlar
Halıda yatar eşyanın gölgesi
iç içedir artık sokaklar,evler,odalar
Duvarlar bakışları keser,kapılar sesi
Ne varsa kendincedir
Ve senin,üzerinde binbir düşünce,günden
Oynaşır hatıranla,kalbinle,ümitlerinle
Herşey düşünmektedir seninle
Birden,bir rüzgar eser,sana doğru senden
Seninle çoğalmaya başlar kendisiyle bitenler
Hatırlayan ellerinle,unutmayan gözlerinle
Değişir sezilecek kadar yavaştan
Değişir istenen istenmeyen
O koruyan zor yalanlar silinir
Büyür kolay bir doğru,bilinen,söylenmeyen
Uyuyanlar uyanmış,ölüler dirilmiştir
Bir gecedir sana doğru senden
Bir gecedir sana doğru senden...
Geçen yaşadığındır,yaşarken anlamadan
Kalan bir gerçektir belki
Bir iğne gibi kaybolan,bir bardak gibi kırılan
Gelen sanki beklediğindir
Ve giden,en tatlı,en sıcak,en kocaman..
gelen'in arattığı..yeniden bulduramadığı..
yeni bir giden ,sonra yine bir gelen ve yepyeni cevapsız aramalar...
fetreti geçtim,mütemadiyen bir gerileme devri kabusu...
bir hanedanlık karmaşası içerisinde...
saraylar,soytarılar,katli vacip olanlar ve olmayanlar ve debelenen zihinler...
zaten senin olmayandır. gideni serbest bırakmak lazımdır. seninse döner dolaşır gene seni bulur. senin değilse zaten dönmez ve sorun filanda kalmaz. evli evine köylü köyüne gider.
gitmek kolayı seçmektir.
zor diyenler olur.. boşversenize kalan oldunuz mu siz hiç ?
kalmak zordur. gidenin acısınıda kalan çeker.
gitti mi ? gitsin.. bırak hayatında giden olsun sen pişman olma o pişman olsun gittim diye düşünüp...
sen gidebilenlerden olma.
kalmak acıtır ama insana yakışan kalmaktır.
gitmek bir vazgeçiştir ve her vazgeçiş gelecek zamandaki pişmanlıklardır.
daha büyümeden söylemişti, bir yaz günü, bahçede dut ağacının altında:
- bir gün ben de büyüyeceğim ve sizler gibi olmayacağım.
gerçekten bizler gibi olup olmadığını hiçbir zaman bilmedik.
büyür büyümez çekip gitti.
bir daha da hiçbirimiz görmedik kendisini.