Rush'ın Vapor Trails albümünün en özel (hatta en güzel) şarkısıdır. Davulcuları Neil Peart önce 19 yaşındaki kızını trafik kazasında kaybeder, ardından sadece 10 ay sonra da kanserden eşini. Tüm hissettikleri ile motoruyla bir geziye çıkar. Uzun bir süre kuzey amerikayı gezer, acısını sindirir. bu gezinin iki meyvesi vardır; biri Ghost Rider: Travels on the Healing Road adında yarı felsefik, yarı gezi yazısı türdeki bir kitap ve diğeri de bu şarkı.
Daha da etkileyici olan şey rush in rio konserindeki yorumudur. Profesör (Neil Peart'ın lakabı) bu şarkıyı çalarken yüzündeki ifade benzersizdir. Tüm şarkıyı gözleri kapalı çalar. Şarkı biter, üstat bagetlerini kırar...
Sözleri ise şöyledir;
pack up all those phantoms
shoulder that invisible load
keep on riding north and west
haunting that wilderness road
like a ghost rider
carry all those phantoms
through bitter wind and stormy skies
from the desert to the mountain
from the lowest low to the highest high
like a ghost rider
keep on riding north and west
then circle south and east
show me beauty but there is no peace
for the ghost rider
for the ghost rider
shadows on the road behind
shadows on the road ahead
there's nothing to stop you now
nothing can stop you now
there's a shadow on the road behind
there's a shadow on the road ahead
there's nothing to stop you now
nothing can stop you now
sunrise in the mirror
lightens that invisible load
riding on a nameless quest
haunting that wilderness road
like a ghost rider
just an escape artist
racing against the night
a wandering hermit
racing toward the light
from the white sands
to the canyonlands
to the redwood stands
to the barren lands
to the barren lands
sunrise on the road behind
sunset on the road ahead
there's nothing to stop you now
nothing can stop you now
there's a shadow on the road behind
there's a shadow on the road ahead
there's nothing to stop you now
nothing can stop you now
nothing can stop you now
there's nothing to stop you now
nothing can stop you now
there's nothing to stop you now
ghost rider
there's nothing to stop you now
nothing can stop you now
there's nothing to stop you now
ghost rider
blu-ray dvd'de izlediğim film.blu-ray'in sunduğu olağanüstü görüntüler haricinde filmde fazla bir şey bulamadım.öncelikle filmin senaryosunda büyük,gözardı edilemeyecek boşluklar var,bu boşluklardan dolayı,filmdeki baş kahramanın bile kişiliğini anlayamıyorsunuz,örneğin spider man'i izlerken peter parker hakkında bazı karakter tahlilleri yapabilirsiniz;''normal hayatında ezik,büzük bir karakter olan peter parker,spider-man kostümünü giydiği zaman,kendisine daha fazla güveniyor,daha değişik bir karakter haline geliyor'' gibi..ama bu filmde baş karakterimiz ghost rider hakkında böyle bir tahlil yapmak neredeyse imkansız.anlatılamayan karakterler ve anlatılamayan bir hikaye ile film daha çok bir ilkokul müsameresini andırıyor...
basitlikleriyle güldüren, marvel sevenler için güzel sayılabilecek film.
--spoiler--
başroldeki aşıkların gençken bir ağaca "j & r, forever" yazması, akabinde ayrı düşmesi ve yıllar sonra tekrar bir araya gelerek o ağaca gitmesi süper misal.
--spoiler--
stockholm şehrinin altını üstüne getiren motosiklet cambazı. trafikte 300 km/h hız yapar, polislerin önünde lastik yakıp peşine takar, kendi gibi deli arkadaşlarıyla akrobasi hareketleri yapar, üstüne bir de tüm bunları video yapar. bize de bu adam bunları nasıl yapıyo ya deyip izlemek düşer.
5 para etmeyen film. Ghost rider gibi harika bir karaktere, hatta marvel dünyasına yapılan bir saygısızlıktan öteye geçememiş malesef. Divx'ine verdiğim 2 milyonu bile geri istiyorum!
çizgi romanı nasıldır bilmiyorum ama yarrak gibi bir film olmuş kendisi. oyunculuklar mı berbat yoksa senaryo mu karar veremedim yalnız nicholas cage bön bön bakmaktan başka bir bok yapmıyor kendi halindeyken,ghost rider a döndüğündeyse başka biri oynasada olur zaten ne gerek var yani bu herife bu kadar para vermeye. bana verin parayı ben dururum motorun üstünde gerisi özel efekt, 3d animation zaten.
orjinal ismi ghost rider olan, bence sinema seyircisinin salondan memnun bir şekilde ayrılmasını sağlayan, nicolas cage hayranı olmama rağmen acaba başrolde başka bir isim olsa daha iyi mi olurdu diye düşünmeme sebebiyet vermiş ama izlenilenilmesi gerektiğine inandığım film.
belki başrolünde nicolas cage yerine bir vin diesel olsa daha iyi olurdu. nic duygusal adamdır, gelmez böyle filmlere. face off da filan iyiydi ama nerde bir city of angels nerde bu ghost rider. ama xxx teki vin diesel i düşünürsek bu filmde olması durumunda süper olurdu dedirtiyor insana.
filmin konusunu 10 yaşında bir çocuğun yazdığını düşünüyorum çünkü aklı başında bir senaristin yaratıcılıktan son derece uzak ve saçma kurgusu olan bir filmi yapacağını düşünmüyorum.şöyle ki,hava karardıktan sonra şekil değiştirip kuru kafalı bir adam olan ve aynı zamanda kafasından alevler çıkan bir yaratığa dönüşen,bunun yanında birde bonus olarak motorunun tekerinden alev çıkan,bütün şehri teker izi yapan bir yaratık var ve bu yaratık nasıl oluyorsa o kadar ses çıkarmasına rağmen insanlar tarafından ilk zamanlarda dikkat çekmiyor.bizim evde sinek uçsa duyuyorum
ayrıca azrailde pek yakışıklı ve değişik gerçekten,oysaki hayatımız boyunca siyah pelerinli ve elinde kırmızı asası olan azrail tiplemesine alışmıştık.bu amca pek bir farklıydı.olur olmaz yerde belirip,değişik kılıkta ortaya çıkıyor.kısacası nicholas cage'e bu filmde haksızlık yapılmış olduğunu düşünüyorum.diğer bir düşüncemse bu filmin aslında bir playstation oynu olduğu,yada bir oyundan filme hazırlandığıdır.
nicolas cage in kariyerine hiç yakışmadığını düşündüğüm bir yapım. konu çok bayat ama nicolas abimiz filmi biraz da olsun izlenir kılıyor. vakit harcamaya değmeyecek bir yapım.
dünyayı kurtaran adam'dan sonra 2 numaralı film.
--spoiler--
bulduğumuz sinema çekimindeki alt yazılara elemanlar bayağı bir smiley yapmışlar harbiden komik film
--spoiler--
görsel efektleri idare eder denilebilir eğlenceli film. öyle birşeye canınız sıkılınca vakit geçsin diye izlenebilecek filmdir. binanın üstünden hell cycle'la atlayış sahnesi dudak uçuklatır. izlenmese de olur film..
süper efektlere sahip aksiyon dolu film. nicholas cage in filmde dönüştüğü yanan iskelet karakteri rpg oyunlarını hatırlatmaktadır. filmin kökeni marvelin çizgi romanlarından birine dayanmaktadır.
çizgi romandan sinemaya uyarlanan filmlerin içinde en kötüsüdür. içinde korku öğeleri olmasa, ki onlarda korkutucu düzeyde değil, ancak çocukların hoşuna gideceği, basit bir film olmuş. fragmanlara aldanılıp gidilmemesi gereken bir film.