çizgi romanı nasıldır bilmiyorum ama yarrak gibi bir film olmuş kendisi. oyunculuklar mı berbat yoksa senaryo mu karar veremedim yalnız nicholas cage bön bön bakmaktan başka bir bok yapmıyor kendi halindeyken,ghost rider a döndüğündeyse başka biri oynasada olur zaten ne gerek var yani bu herife bu kadar para vermeye. bana verin parayı ben dururum motorun üstünde gerisi özel efekt, 3d animation zaten.
5 para etmeyen film. Ghost rider gibi harika bir karaktere, hatta marvel dünyasına yapılan bir saygısızlıktan öteye geçememiş malesef. Divx'ine verdiğim 2 milyonu bile geri istiyorum!
stockholm şehrinin altını üstüne getiren motosiklet cambazı. trafikte 300 km/h hız yapar, polislerin önünde lastik yakıp peşine takar, kendi gibi deli arkadaşlarıyla akrobasi hareketleri yapar, üstüne bir de tüm bunları video yapar. bize de bu adam bunları nasıl yapıyo ya deyip izlemek düşer.
basitlikleriyle güldüren, marvel sevenler için güzel sayılabilecek film.
--spoiler--
başroldeki aşıkların gençken bir ağaca "j & r, forever" yazması, akabinde ayrı düşmesi ve yıllar sonra tekrar bir araya gelerek o ağaca gitmesi süper misal.
--spoiler--
blu-ray dvd'de izlediğim film.blu-ray'in sunduğu olağanüstü görüntüler haricinde filmde fazla bir şey bulamadım.öncelikle filmin senaryosunda büyük,gözardı edilemeyecek boşluklar var,bu boşluklardan dolayı,filmdeki baş kahramanın bile kişiliğini anlayamıyorsunuz,örneğin spider man'i izlerken peter parker hakkında bazı karakter tahlilleri yapabilirsiniz;''normal hayatında ezik,büzük bir karakter olan peter parker,spider-man kostümünü giydiği zaman,kendisine daha fazla güveniyor,daha değişik bir karakter haline geliyor'' gibi..ama bu filmde baş karakterimiz ghost rider hakkında böyle bir tahlil yapmak neredeyse imkansız.anlatılamayan karakterler ve anlatılamayan bir hikaye ile film daha çok bir ilkokul müsameresini andırıyor...
Rush'ın Vapor Trails albümünün en özel (hatta en güzel) şarkısıdır. Davulcuları Neil Peart önce 19 yaşındaki kızını trafik kazasında kaybeder, ardından sadece 10 ay sonra da kanserden eşini. Tüm hissettikleri ile motoruyla bir geziye çıkar. Uzun bir süre kuzey amerikayı gezer, acısını sindirir. bu gezinin iki meyvesi vardır; biri Ghost Rider: Travels on the Healing Road adında yarı felsefik, yarı gezi yazısı türdeki bir kitap ve diğeri de bu şarkı.
Daha da etkileyici olan şey rush in rio konserindeki yorumudur. Profesör (Neil Peart'ın lakabı) bu şarkıyı çalarken yüzündeki ifade benzersizdir. Tüm şarkıyı gözleri kapalı çalar. Şarkı biter, üstat bagetlerini kırar...
Sözleri ise şöyledir;
pack up all those phantoms
shoulder that invisible load
keep on riding north and west
haunting that wilderness road
like a ghost rider
carry all those phantoms
through bitter wind and stormy skies
from the desert to the mountain
from the lowest low to the highest high
like a ghost rider
keep on riding north and west
then circle south and east
show me beauty but there is no peace
for the ghost rider
for the ghost rider
shadows on the road behind
shadows on the road ahead
there's nothing to stop you now
nothing can stop you now
there's a shadow on the road behind
there's a shadow on the road ahead
there's nothing to stop you now
nothing can stop you now
sunrise in the mirror
lightens that invisible load
riding on a nameless quest
haunting that wilderness road
like a ghost rider
just an escape artist
racing against the night
a wandering hermit
racing toward the light
from the white sands
to the canyonlands
to the redwood stands
to the barren lands
to the barren lands
sunrise on the road behind
sunset on the road ahead
there's nothing to stop you now
nothing can stop you now
there's a shadow on the road behind
there's a shadow on the road ahead
there's nothing to stop you now
nothing can stop you now
nothing can stop you now
there's nothing to stop you now
nothing can stop you now
there's nothing to stop you now
ghost rider
there's nothing to stop you now
nothing can stop you now
there's nothing to stop you now
ghost rider
film yerine dizi türünden bir yapım olarak gerçekten de tutabilecek bir hikaye. muhteşem bir çizgiromanın, kanal d'nin sabaha karşı yayınladığı sallama filmlerden fazlası olamadığı 2007 yapımı film.
nicolas cage ile geçen bir başka 2 saatlik vakit kaybı için (bkz: season of the witch)
bir macerasında suudi arabistan'a kadar gitmekte ve bir yanlış anlama sonucu arap şövalyesi ile kapışmaktadır (ama sonradan durum anlaşılıp sulh olur ve asıl entrikacıyı enselerler).