sabah sabah sözlük açılır, başlık dikkat çeker ve hemen tıklanır, giriler okunurken youtube videosu görülür. tekrar tekrar seyredilerek tüyler diken diken edilir, bir burukluk oluşur ve hagi özlenir.
hagi nin yine fizik kurallarını aştığı oha be abi dedirten bir daha onun gibi futbolcunun türkiye ye gelmiceğinin kesin kanıtı süper bi füzedir bu.
bi diğeri için;
(bkz: hagi nin monaco ya attığı gol)
kimse yazmamış; 30 eylül 1998 galatasaray athletic bilbao maçında atılan goldür bu, ayrıca golün yarısı tugay kerimoğlu'na yazılmalıdır. yanılmıyorsam alkiza'dan kaptığı topu hagi'ye çok güzel taşımıştır akabinde giga da sol dışıyla mükemmel vurmuştur. gerçi alışmıştık biz onun öyle gollerine...
evet güzel goldür, bizi sevinçten havalara zıplatan goldür hatta ileriye umut taşıyan goldür. ama o sene devamı gelen maçlardaki, son maçta athletic bilbao ya yenilmese bile gruptan çıkacak olan galatasarayı mızın, bülent korkmaz tarafından yaptığı basit hata(kaptırdığı top gol olmuştur) ile umutlarımızı bitirmiştir, yani bir anlamı kalmamıştır.
(bkz: yazık)
(bkz: üzüldük)
anlatılmaz yaşanır. gecenin 23.45'inde uyuklamakta olan, bitse de yatsak modundaki herkesi ayağa kaldırmış goldür. lakin bu golle alınan 3 puan galatasaray'a yetmemiş, o sezon sadece grup liderleri şampiyonlar ligi'nde tur atlayabildiği için gs, juve'nin arkasında 2. olarak kupaya veda etmiştir.