bir kere herşey den önce ona takım için savaşan , formasını tere , çamura bulayan , pas yapamasa da çalım atamasada her maç 10 km den aşağıya koşmayan savaşçı futbolcular lazımdır. bu yüzden yarın barcelona nın başına geçse o yarım türkçesiyle :
- ben yıldız değil , savaşçı futbolcu istiyor. der * messi , xavi ve iniesta yı bunlar çok koşmuyor diy e gönderir yerlerine mustafa sarp , barış özbek ve sabri sarıoğlu nu getirir.
sonra david villa yı sakız çiğnediği için kadro dışı bırakır. ve kimse barcelona dan daha büyük değildir der. villa yı tribüne yollar sonra da rubin kazan a zararına satar.
sonra bu pique iyi top yapıyor bunu orta sahaya alayım der defansa da mücadeleci yapısından dolayı mascherano yu koyar. yani kısacası tama bir teknik direktörlük dehası ortaya koyup takımın içine eder.
bi de 3-1 yenikken maçın bitimine 1 dakika kala messi yi çıkarıp yerine bojan ı alır. gençlere de önem verir.
hagi yi severim ama şunları belirtmek zorundayım. sevgili hagi senin bu takım üstündedenediğin rotasyonları ben pes 2011 master league de psv nin üzerinde bile deneyemiyorum. ne içiyorsan bende gelicem yanımda mezelerle.
hagi'yi çok severim, o kıpkırmızı yanaklı adamı tugayla beraber kulübede görmek bile çok hoşuma gider, o türkçesini dinlemekten zevk alırım. ancak gerçekten teknik direktörlüğü malesef şu an için yine bir faciadır. her hafta basının karşısına çıkıp zaman istemekle beraber, günler geçtikçe takım iyiye gideceğine daha da kötüye gitmektedir. evet bir parça haklıdır, böyle bir takımı devralıp düzlüğe çıkarmak kolay iş değildir, ancak devre arası yaptığı transferlerle gerçekten bizi çok üzmüştür. ayrıca bu sefer hagi'nin de teknik direktörlük mesleğinde kalıcı olabilmesi için bence son şansıdır. bir daha bu ayarda bir takıma çok zor gelir. o yüzden hem galatasaray için hem de hagi için bir an önce başarılı olmasını diliyorum. umarım bugün türkiye kupasında gaziantep'i geçerek bunun başlangıcını gerçekleştirirler.
hagi gibi bir efsaneyi, futbol adamını eleştirirken haddini aşan terbiyesizlerin anladığından daha fazla anladığı kesin. bozuk türkçeymiş de, messi'yi istemezmiş falan filan.
bu ve bunun gibi terbiyesizlikler, iç sahadaki ilk kötü sonuçta hırsız hagi tezahüratlarının, siktir ol git petre bağırışlarının habercisi. etrafta it köpek bol, ağzı olan konuşuyor.