genellikle geçmiş anılar günümüzden daha hoş, basit ve huzurlu gelir. boğazınız düğümlenir, koşup, zıplayıp haykırasınız gelir. Geri dönememek insana acı verir.
Çocukluğumu hatırladıkça şimdiki halime acıyorum. Yaşımla birlikte egomda, bencilliğim gibi artıyor, masumluğumu kaybediyorum. Eski şarkıları dinliyorum. Sonra onu en son ne zaman dinlediğimi hatırlıyorum. ve o şarkının sözlerini dahi kavrayamayan küçük çocuğu. içerliyorum. şarkı bitiyor ve ben, geçmişe dönme yolumun olmadığını bilerek, düşüncelere dalıyorum...
Gözüm kapalıyken bile ağlamama neden oluyor.
Büyük ihtimalle travma sonrası stres bozukluğu yaşıyorum.
Hergece aynı kabusu görmeme neden oluyor.
Kardeşim ölmüş bana abla ben çok korkuyorum toprağın altında demiş ben bunu tekrarlayıp duruyorum.
Uyandığımda kendi ağlama sesimi duyuyorum.
Onu bir buçuk ay sonra eve getirdiğimizde ajiteydi ve yer yatağı yapmış annem karanlıkta yatıyordu.
Kapıdan baktım beni yanına çağırdı konuşamıyordu.
Ameliyat sonrası başlattıkları bir ilaç elinin hiç durmadan titremesine neden olmuştu.
Koy elini dursun bu titreme Dedi zar zor.
17 yaşında beni kucağına alıp oradan Oraya savuran kardeşim o gece benden yardım istiyordu.
Her aldığım nefes zehir olup beni yakıyordu.
Bayram'ın ikinci günü elimi eline bağladım titremesin diye gözümü kırpmadan 24 saat bekledim başında bana dediği şu oldu ben ölseydim siz mezarıma gelip ağlayacaktınız ben ne yapardım abla orada toprağın altında çok korkardım Dedi. Bişey diyemedim boğazım düğümlendi.
Üç ay yaşadığım hiçbir şeyi unutamıyorum.
Sanki kendi hayatımı dışarıdan izleyen bir seyirci oldum.
Yürüyemiyor ona her baktığımda içimde fırtınalar beni boğuyor.
Başıma gelmez dediğim herşey geldi.
Gözümü her kapattığımda ciğerim yanıyor.
Artık kaybetmekten korkmayı öğrendim.
Acı olsa bile sınandığım Zaman sabretmeyi.
boyle insanin gogsunde bir okuz belirmesidir. ne sevilmedik be denilmesi hayallere daha kac km kaldi dusuncesidir. gecmis gecmismidir kirintilari hala icerdemidir bilinmez...