bir kamyona yakın sıhhi malzemenin gezi parkı olayları sonrası otellerden toplanması olayıdır ki bu malzemenin büyük bir kısmı kamu hastanelerine ait satılamaz ibareli ilaçlardır. malum güruhun ne kadar yüzsüzleştiğini gösterir durumda olan bir vakadır.
ne acıdır ki devletin resmi uzuvlarının meşruiyetinin kalmadığını bir kere daha hissettirmiştir.o ilaçları görmeden inanmam,görsem de gezi parkından çıktığından emin olmam,emin olsam da derim ki kim bilir kim götürdü koydu oraya.
polis eliyle fuhuş yapan kadını parka götürüp fotoğraf yakalamaya çalışmak,beş ölünün tek bir tanesinin bile fail ya da faillerinin tutuklanmaması,bşiktaş iskelede eylemcilerin saldırdığı ama tek bir görüntünün bile olmadığı başörtülü bacınız,doğru söylediği için başına gelmeyenin kalmadığı imam ve kendi gözerimle gördüğüm onca adi planı yapan devlet eli ve kolluk kuvvetleri...
ben de emin olun şu an devlet büyüklerinin söylediğine inanıp güven duymayı isterdim.ama olmuyor.güvenmiyorum.her şeyinden şüphe duyuyorum.çünkü gözlerimle şahit oldum tüm adiliklerine.
tıpkı şöyle bir his.babam annemi aldatıyor ben buna her fırsatta şahit oluyorum ve annemle her gözgöze geldiğimde bunu anımsıyorum.böyle bir şey olsa gerek.
geziciler yunan vatandaşı olmadığı kamu denen şeyin bir parçası olduğu kamu malının da kamunun kullanımı için olduğu düşünülürse..
akp nin camideki içki iftirası düşünülürse..
koçların anasını sikmeye yemin etmiş bir saplantılı kişiliğin başbakan olduğu düşünülürse..
--spoiler--
Doktorların men edilmesi mevzuatıyla ilgili sorulan bir soruyu da yanıtlayan Dokucu, işin mevzuat kısmını çok iyi bilmediğim için, Bakanlık merkez teşkilatına sorulması daha doğru olur."
--spoiler--
şeklindeki açıklama ile fazla kafa yorulmaması gerektiğine inanılan hadisedir.
kimse bir yerden bir şey çalmamıştır, kaldı ki satılamaz denilen ilaçlar satılmamıştır!
yardıma ihtiyacı olan yaralı türkiye cumhuriyeti vatandaşları için kullanılmıştır.
benim her ay tıkır tıkır ödediğim vergilerimle 5 yıldızlı otellerde cemaatlere iftar verilmesine ses yok iken,
güneydoğuda içanadoluda karadenizde doğuanadoluda insanlar açlık sınırındayken, fakirlikten bu yörelerin insanları inşaatlarde çalışırken yaz-kış,tarlalarda çay,bugday vs.. hasat ederken , ülkemin okuma yazma ortalaması ilkokul iken,açlıktan insanalr kaçakçılık, pazarcılık vs yaparken ..
hastaneden 1 kamyon ilaç çalınmış kim çalmış peki ülkemizdeki olaylarda yaralanan insanlarda kullanılmadımı..
peki ülkemizde günde onlarca araç çalınıp sınırdan geçirilip suriyede savaşta kullanılırken neredesiniz..
Kamunun malı benim malımdir zihniyetindeki densizlere gelsin: Merkez bankasında yatan altınlar da kamu malı. Hadi onları da geri alın hırsız çulsuz takımı.
hem darbe yapmaya çalışıyorlar, hem devletin malını kullanıyorlar. ne komik.
bazıları kamu malı değildir filan demiş. kamu malı değilse nerden buldular bu kadar malzemeyi. yoksa dış ülkelerden yardım mı aldılar? gezi eylemcileri bu para desteğini nerden sağladı? bunlara cevap verin o zaman.
ulan angut ,, biri yaralanırken acil olarak geçiş üstünlüğü ambulansta olur itfaiye ve polis aracında değil..
biri önünde can çekişirken gerekirse gider birinin kapısını kırarım cezası ne olursa olsun yardım ederim..
ama merkez bankasındaki altınlarla karıştıracak kadar saflık ancak cemaatçilerde olur çünkü o altınlar ülkenin milli servetidir o altın olmazsa paranın degeri sıfır olur, bankalar batar devaulasyon bile olamaz ülke savaş halindeki ülkeden daha beter olur,
karşılaştıracagın şeyleri dikkat ederken o altınlarla karıştırma git o altınların önemini öğren sonra burda konuş..
ayrıca o tıbbi gereçler yaralılara kullanışmıştır o.ç ları gibi ülkemden araç çalıp başka ülkelerin egemenlik haklarına tecavüz etmiyorlar..
benim vatandaşlarım aç iken mısır diye ağlamak densizliktir..
hırsızlıktır düpedüz hırsızlıktır ve talandır, alışkın tabi bunlar evvel zamanda beri ssk gibi sağlık kurumları vasıtasıyla milleti soymaya alıştıkları için, hepiniz geberircesine eleştirdiğiniz tayyip'le aynı şeysiniz, tek fark biriniz lacivert biriniz hakiki fışkı rengi.