böyle bi yerden düğmeye basılmış gibi her yerden olay fışkırması tesadüf değildir;
her yerde olan tek topluluk ise halktır.
bu yüzden, gezi parkı direnişinin arkasında 'halk' olduğu açıktır.
Hükümet'e karşı direnişe dönüştürülen Gezi Parkı eyleminin arkasından yerli-yabancı büyük bir koalisyon çıktı. Eylemi fişekleyen para baronları küresel ittifak kurdu; reklam ajansları harekat başlattı. Sosyal medya kışkırttı, Türk medyasına reklam sopası gösterildi. 'Eylemler devam etsin' diye büyük firmalar kamyonlarla yiyecek-içecek taşıdı...
Dış mihrakların eli Gezi Parkı eylemlerine uzandı. Protestoların, para baronlarının tezgahı olduğu ortaya çıktı. Yapılan uluslararası koalisyonla Gezi Parkı kullanılarak Türkiye'yi istikrarsızlaştırma çalışmaları sürdürüldü. Meydanlarda gençlerle polisi karşı karşıya getiren psikolojik savaşta, firmaların yaptırım kararlarına ilk tepkiyi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan verdi. Erdoğan, 3 Haziran'da K.Afrika gezisi öncesinde "Reklamları iptal edenler bedelini ağır öder" diye uyardı.
Yüzde 90'ı yabancı olan bu firmalar, 4 büyük reklam ajansıyla çalışıyor. New York merkezli Omnicom Group ve interpublic Group, Londra merkezli WPP ile Paris merkezli Publicis Groupe. Bu 4 kuruluşun yıllık gelirleri 16 milyar dolara ulaşıyor. Gösterilerin kitlesel eyleme dönüşmesi için kamuoyu oluşturma çabasına girişen reklam ajansları, sosyal medyadan gençlere seslenerek dikkatlerini çekmeye çalıştı.
CREATiF ŞiRKETLER
Fırsatçı bazı reklam ajansı, sosyal medya ajansı, yayınevi, twitter ve blog yazarları, organize bir şekilde #direngeziparkı hastag'i ile toplumu kışkırtmaya başladı.
Yüzbinden fazla takipçisi olan Alemşah Öztürk, Mehmet Ali Alabora, Cem Batu, Ari Levi, Uğur Şeker, Yüce Zerey gibi sosyal medyada popüler isimler kışkırtıcı paylaşımlar yaptı. ElmaAltShift, MediaCat, Netfrog gibi yayın ve oluşumlar, bazı global ölçekli şirketlerin sosyal medya yöneticileri de bu faaliyetlere destek verdi. Bu şirketler çarpıcı sloganlar ve afişler üretip, gençleri Taksim'e çağırdı. Alametifarika'nın kurucusu Serdar Erener'in çalışanlarını bizzat yönlendirdiği iddia edildi.
McCann Ericson ajansının ise http://www.dunyaduysun . org/ adlı bir site yaparak Türkiye'nin yurt dışındaki imajına olumsuz etki edecek gelişmeleri abartarak aktardığı iddia edildi. Öykü ajans Necati Özkan, Vietnam gibi bazı ajanslar ve yöneticilerinin de benzer içerikte paylaşımları yaydıkları gözlendi. Sosyal Medya ajansları da Erdoğan'ı " diktatör" gibi göstermek için 18 bin twit attırdı. 4129, Promoqube, Projecthouse, Plasenta, C Section, Rabarba, NetForg gibi bazı ajansların yöneticileri ve çalışanları aktif olarak sokak eylemlerini kışkırttı.
KAMYON DOLUSU
Hükümet'e karşı direnişe çevrilen eylemlerdeki koalisyon, bir rapor ile Başbakan Erdoğan'a sunuldu. Ayrıntıları AK Parti Merkez Karar Yönetim Kurulu'nda da konuşuldu. Rapora göre; 8 Alman vakfı protestoların bitmemesi için eylemcilere kol kanat gerdi. Daha önce terör örgütlerine yardım yaptığı ifade edilen bu vakıflar eylemcilerin gıda sorunu yaşamaması için Taksim Meydanı'na sürekli yemek servisi yaptı. Migros'un kamyonları kişisel ihtiyaç maddelerini Taksim'e boşalttı. Alkollü içecekleri ise Anadolu Grubu karşıladı. Bu grup da kamyonlarla sevkıyat yaptı.
KÜRESEL OYUN
Gezi Parkı'nda çadır açarak 19 gündür masumane bir eylem gerçekleştiren gençler, ne yazık ki, küresel güçlerin çirkin oyununa getirildiklerinin farkına varamadı.
* Uluslararası reklam tekellerinin Türkiye'deki uzantıları olan ElmaAltShift, MediaCat, SikkoDigital, Pazarlamasyon, ElmaElma ve Alametifarika gibi reklam ajansları, #DirenGeziParkı başlığı altında toplanarak, internet gençliğini hedef seçti; çarpıcı slogan ve afişler üretti. Taksim'de toplanan gençleri gaza getirdi. Alametifarika'nın kurucusu Serdar Erener'in çalışanlarını bizzat yönlendirdiği iddia edildi.
CHP'li belediye ağaçları kesti
KÜFÜR ALEMi
Sosyal paylaşım alanları, iletişim ajansları için uygun ortam oluşturdu. Ajanslar 3 gün boyunca Twitter'ın Türkiye ve dünya etiket listesinin bir numaralı başlığının direngeziparkı olmasını sağladı. Sahte sanal kimlikler oluşturuldu. Takipçilere sürekli olarak eylemlere katılma çağrısı yapıldı. Bazı şirket yöneticileri ise eyleme karşı çıkanlara ağıza alınmayacak küfürler yazarak gençleri kışkırttı.
OTPOR TEZGAHI
Sırbistan merkezli, CIA desteğiyle kurulan Otpor örgütü, 6 ay önce ODTÜ'deki olayları tezgahladı. Başarısız olunca da Gezi Parkı'nı kullandı. Arap Baharı, Otpor'un en bilinen organizasyonlarından... Sosyal medyayı kullanarak hedef ülkede sivil darbe girişimi başlatmak isteyen Otpor, şiddetsiz ve silahsız amacına ulaşmak istiyor. Otpor isyan için medyayı ve sanal alemi kullandı. Otpor üyesi 3 isim, gençleri polisin karşısına çıkardı; taş attırdı, gaz sıktırdı.
DiKTATÖR YAKIŞTIRMASI
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı 'diktatör' göstermek isteyen sosyal medya ajansları, bunun için tam 18 bin tweet attırdı. Promoqube, Projecmause, Plesenta ve Vietnam ajansları eylemleri kışkırttı. Medya, olayları yanlı gösterdi.
RUS GAZETECi GÖZALTINDA iDDiASI
Rus haber ajansı Ria Novosti, Taksim'de bir Rus gazetecinin polis araçlarının görüntülerini çekerken darp edilerek gözaltına alındığını yazdı. Ajans, Rusya Federasyonu istanbul Başkonsolosluğu temsilcisinin Rus gazeteci Arkady Babchenko'nun Taksim'de sivil polislerce gözaltına alındığını söylediğini iddia etti. Konsolosluk temsilcisinin talebine rağmen Babchenko'nun serbest bırakılmadığını ifade eden gazete, sağlık durumunun iyi olduğunu belirtti.
ÜNLÜLERDEN ÇAĞRI VAR
Gülben Ergen: Şarkılardan, hayattan bahsederdik eskiden twitter'da... Gülerdik, azıcık eğlenirdik... Neye emek verirsen o parlıyor, yükselişe geçiyor.
Pelin Batu: Devam kararı bizi üzüyor. Lütfen, sakin olalım ve Gezi Parkı'ndan bir an evvel çekilelim.
Mustafa Erdoğan: Bu görüntülerin son bulmasını, oradaki genç arkadaşların gönlünün alınarak konunun kapanmasını gönülden istiyorum.
Edibe Sözen: Sosyal hareketlerin de bir etik tarafı vardır. Talepler dile getirilmiştir... inatlaşmak etik değildir.
13.5 MiLYON TWEET
Taksim Gezi Parkı olaylarının başladığı 31 Mayıs'tan 14 Haziran'a kadar konuyla ilgili 13.5 milyon Twitter mesajı paylaşılırken, yabancı ülkelerden ve dillerden gönderilen yüzbinlerce tweet dikkat çekiyor. Mesajların Türkiye'den sonra en çok ABD, ingiltere ve Fransa'dan gönderildiği gözleniyor.
EYLEMLERDE 4 TUTUKLAMA
Gezi Parkı eylemleri kapsamında Sosyalist Demokrasi Partisi binasına düzenlenen operasyonda gözaltına alınan şüphelilerden 4'ü yasa dışı örgüt üyesi olmak suçlamasıyla tutuklandı. Tutuklanan şüpheliler arasında SDP MYK üyesi Ulaş Bayraktaroğlu da var.
ÇADIRLARA TAHLiYE
Taksim Gezi Parkı'nda 18 gündür devam eden gösterilere polis dün akşam müdahale ederek son verdi. Polisin, 20.55'de "Dağılın. Kanunsuz eyleme son verin" uyarısına rağmen alanı terk etmeyen göstericilere biber gazı, tazyikli su ve copla müdahale başladı. Park 30 dakikada göstericilerden tamamen arındırıldı. Daha sonra parka giren görevliler, çadırları kaldırdı.
Ara sokaklara kaçan göstericilerden 300-400 kişilik gruplar daha sonra Elmadağ'da Divan Oteli önünde ve Taksim istiklal Caddesi girişinde toplanarak polise direnmeye çalıştı. Gezi Parkını kontrol altına alan Çevik Kuvvet Polisi güvenlik kordonu oluşturdu. iş makinaları sabaha kadar parkta temizlik yaptı.
--spoiler--
sosyoloji biliminin ilkeleri, dolayısıyla öfkesini yıllarca içine atmış ve sabır eşiği aşılmış halkımız vardır. komplo teorileri kuran ahmaklar, yanlış tespitlere yalnış çözümler
tasarlayarak kendi kuyularını kazmaktadırlar. bu acınası cahilliklerinin bizim için sakıncası yoktur.
penguenlerin oldugu kimse tarafından görünmek istenmeyen sorunsaldır. Cnn de canlı yayına çıkıp taraflarını belli ettikleri halde sevimli oldukları için ciddiye alınmamışlardır malesef.
suriye, iran, çin ve rusyayı da abd ve ingiltere de medyasıyla ateşli bir şekilde destekledi ne güzel değil mi. Abaküsle siyaset öğrenirsen, bokunda boncuk bulursun böyle.
Ben varim. Adamlar hala bir grubun liderligi, orgutlugu olmadan boyle bir direnisin olabilecegine anlam veremiyorlar. Halk hareketi diye bir sey var cahil koyunum benim, Fransiz ihtilali diye bir sey var. Bazen tek bir kivilcim bile boylesi bir olaya yol acabilir ve illa ki de yol gosteren bir hocaya, fetva veren bir cemaat liderine ya da maklube yapan bir abiye ihtiyac duyulmaz.
mısır'daki olayları da organize eden otpor adlı kuruluş var. bu çete ayrıca yugoslavyayı dağıtan, ukrayna ve gürcistanda da sahte devrimler yapan bir oluşum. logosu sıkılı yumruktur.
tabii bunlar çok önceden ince ince işlenen bir planın sonucu. öyle otpor geldi halkı gazladı değil. bunun finansal boyutu var, yurtiçinde çok önceden satın aldıkları gazeteci, sanatçı, sporcu, iş adamı, yazar v.s var. ayrıca sosyal medyada çok etkinler.
ne yaptığını bilen bir 1000 kişi ne yapacağını bilmeyen kitleleri harekete geçirebilir, durum budur.
kafasıyla değil basuruyla düşünenleri sorunsalıdır. halkın anasını bellemişsiniz ondan sonra "nasıl oldu bunlar allah allah, kesin birinin parmağı var" diyorsunuz. gündemi nerenle takip ediyosun, internette pornolarda sörf yapıyorsun ama 2 tane haber öğreneyim demiyorsun.