asıl utanç, gezi olayları gibi olayların çok sık olmamasıdır. adaletin olmadığı, yolsuzlukların gündemden hiç düşmediği, bir sürü faili meçhullerin olduğu, ülkenin sünni müslüman temeller üzerinden baskıcı bir şekilde yönetildiği, asgari ücretin halen 900 lira seviyesinde olduğu, işssizliğin yüzde 11'lerden hiç düşmediği, kadınların sürekli öldürüldüğü, çarpık kentleşmenin hat safhada olduğu, çağın gelişimi ve trafiğin çözüleceği yalanıyla bir sürü yeşil alanın yok edildiği, eğitimin yerlerde süründüğü...vb. gibi ülkede ters giden birçok şey olmasına rağmen gezi gibi olayların olmamasının nedeni ülke insanlarının korkularından, itaatkar oluşundan kaynaklanmaktadır. korkmak ve itaatkar olmak asıl utanılması gereken şeylerdir.
gezi ülkemiz için bi dönümdur bence. gençlerin istediklerinde neler yapabileceklerini göstermiş olduk boş koyunlar olmadığımızı yanlışa baş kaldırabileceğimizi kanıtladık. Küçük büyük şeylerin gazın, tazyikli suyun, polislerin, yasakların düşüncelerimizin önüne geçemeyeceğini gösterdik. bu asla utanç gibi kötü bir kelimeyle adlandırılamaz. lütfen yaşananları ve sonuçlarını küçültmeye çalışmayalım.
gezi olayları değil olaylar sırasında hükümetin tutumudur utanç olan. Ayrıca roboski ve yerel seçimde dönen dolaplar , ses kayıtları, bunların hepsi utanç vericidir.
saçma bir önerme. hatta yarrak utançtır afedersin.
burda bülent arınç ağızlı tiplerin çıkıp da gezi iyidi ama sonradan bozdu demeleri yok mu, çıldırtıyor adamı.
ulan sabahın beşinde bastılar o çevrecileri. adamlar daha gözünü açamadan 30 santimden biber gazı sıktılar gözlerine.
işte o ana kadar olay 3-5 ağaçtı sadece. sonrasında o insanlara yapılan zulüme karşı bir tepki oluştu ve vücut buldu.
polis şiddeti, halk şiddetini getirdi işte. o ara başbakan çıktı çapulculağğr, biz biliriiiğz, size mi soracaağz demedi mi. dedi.
kendi egoları uğruna halk ile polisi karşı karşıya getirdi. işte o halk polise direnerek karşılık verdi.
yeri geldi çatıştı. çatışacak da. olması gerekeni, normal olanı budur!
halk sokakta hakkını arıyorken, o halka bulaşılmaz arkadaş. ortalığı yakar da, siker de.
şimdi çıkmış ağızsız, beyinsiz, ezberci tipler hala "gezi iyidi de sonradan bozdu" diyorlar.
çıkmışlar "içlerinde provakatörler vardı" diyorlar. hassiktirin ordan siz.
orada halktan başka kimse yoktu.
orada chplisi, cephelisi, ülkücüsü, kürdü herkes vardı,
orada sizden başka herkes vardı göt kılları.
ama vicdanı olmayan siz yoktunuz. << utanılacak tek durum budur.
gezi olaylarının ana bilincine bakacak olursak hiçte utanç değil hatta gurur kaynağı olduğunu görebiliriz. Çünkü mesele ilk başta ağaçtı, adil olmayan sistemdi, sömürülen halktı. Dolayısıyla eylem yapmakta haklıydılar. Fakat olaylar ne zaman provoke oldu, ne zaman ülkeye nasıl zarar versem insanları olayın içine karıştı, işte o zaman olay gezi değil provoke olmuş bir halktı. Yani bütünüyle gezi olaylarını utanç kaynağı olarak görmek orada yitirilmiş, demokrasi için mücadele eden gençlere haksızlık ve saygısızlıktır.
orada olmadan star tv'den izleyerek söylenen ortalığı ateşe verdiler yalanına inanan utanç kaynağı. hepsinin ağzında da aynı söz amk. ilk günküler masumdu da, sonradan sapıttılar. ulan o kadar insan sapıtsa şu an ne devlet ne hükümet kalırdı. insanlar hakları için çıktılar. bir bakıma evet utançların yüze vurulması bakımından çok iyi bir olaydı. yüzünüze çarptılar utancınızı.
gezinin ne oldugunu gelecekte 3 grupta inceleyecegiz:
1-cevrecilerin hakli direnisi, ozgurluk direnisi,
2-mesru hukumeti koseye sikistirarak is goremez hale getirmek yonetimden el cektirmek, kisacasi darbe,
3-olayin basi ile olayin sonunu yukardaki 2 maddeye baglamak.
tarihte gezi olaylari patrona halil isyani gibi anilacak.
seriat isteriz diye ayaklanan toplulugun bir sure sonra amacinin seriat degil devleti yonetenlerin kellesi oldugu ortaya cikmistir.
gezi basarili olsaydi bile bu gercek degismezdi. buda boyle biline...
gezi olayları ilk günlerde güzeldi diyenler heralde insanların bir parkta kitap okumasına , yaşam alanlarını korumasına gazlarla, joplarla müdahale edilmesine karşı hiçbir cevap verilmeyeceğini düşünüyordu. Ulan insanlar masumca bir parkı korurken sen insanlara gaz sıkacaksın , plastik mermi sıkacaksın , gözaltına alacaksın sonrada ilk günler güzeldi diyeceksin. Sizin ben anlayışınıza . Senin taksimde ki dükkanını yıkmak zorundalar izin vermeyeceksin içinde bekleyeceksin . Polisler gelecek , içeri gaz atacak , seni öldüresiye dövecekler sen hiçbir karşılık vermeyeceksin . Çok mantıklı düşünüyorsun ilk gün dükkanında güzeldin yeter o kadar yıkalım o dükkanını şimdi.
şiddet ve kamu mallarını yağmalamayı meziyet zannedenlerin protestoları meşru karşılansa bile Avrupanın ezeli ve ebedi Türkiye düşmanlarının 24 saat canlı yayınla verdiği ve her türlü kışkırtıcılığı görmeyenleri hatırlarsak EVET Gezi olayları büyük bir utançdır. Dış mihrakların maşası oldunuz deyince de kızarlar. Fakat realite bu.
Gezi olayları utanç değil emsal kaynağıdır. Devletçi , sömürgeci , diktatör baskısı altında kalan toplumların , istenildiği zaman toplumun devlet üzerindeki etkisnin ne kadar etkili olduğunu gösteren başkaldırı şeklidir. toplumsal mücadelerden kendini ayrı tutan kesim ise , her zaman o çağın ( veya yılın) konseptine uygun olarak hareket eden güçlünün yanında durup, işçinin ,emekçinin, kazandığı 2 lokmayoda çok goren.insan hayatları değilde , malın mülkün tahribatını benimseyen bu kesimler devletçiliğin sisteminde yok olmuş bireyselleşememiş kesimin .mücadeleci kesime attığı başlıktan dolayı yanlış olan önermedir.