metrobüste sıkış tıkış ortamda dinlerken yarılmama sebebiyet veren radyo programcısı. göz göze geldiğim bi adamın bana mal mı la bu diye bakmasına sebep olmuştur.
geri zekalı arkadaşım ve onun kız arkadaşının laptop kazanacağız gazıyla var mısın yok musun benzeri iğrenç şovunu üç saat boyunca izlemek zorunda kaldığım heriftir. sonuçta laptop yerine bildiğiniz lavabo pompası kazanan arkadaşımın haline sevinmeme rağmen büyük ödülü engellilere öğretmenlik yapan adam yerine sosyetik taş gibi bir kıza vermesi ile nefretimi kazanmıştır.
power fm den ayrıldıktan sonra virgin radio da program yapmaya baslamış kişidir. zamane gencleri programının yancıları ile birlikte zamane gencleri isimli programın taklidini yaparak radyoculuk kariyerini devam ettirmektedir. Televizyon macerasını da yine Cenk Koray, Mehmet Ali Erbil, Acun Ilıcalı gibi isimlerin projelerinden aparttıklarıyla sürdürdüğü bilinmetedir. Türkiye gibi fikir hırsızlığının cenneti olan bir yerde yakışır.
geçtiğimiz günlerde yayında yirminci yılını kutlayıp bir hafta sonra programında meydana gelen büyük gaf üzerine açıklama getirirken 15 yıllık radyoculuk hayatımda diye söze girebilen tutarsız ve attığını unutup kendini komik duruma düşürebilen kişidir. Arkadaşım 20 yıl önce yani 1990'da özel radyolar yeni kurulmaya başlanmıştı, sen kaç yıl sonra başladın radyoculuğa bakiyim diye sorası gelir insanın kendisine.
programının sonunu muuaahhh şeklinde bir öpücükle bitirir. öncesinde ve vedaa vakti diyip güzel bi hikaye anlatır. severek dinliyoruz efemm. bide şu "e"lerini kapatsa dadından yinmez.
gerçekten, vallahi gibi pekiştirme cümleleriyle anlattiklarinin doğru olduğuna inandirmaya çalışan televizyon ekranlarinda heycanlandiğini düşündüğüm kivircuk tip.
hee cem yılmazdan kaynak belirtmeksizin çaktırmadan alintilarda yapar kişi.
üniversite yıllarımda bi konfrans düzenlenmişti. konuşmacılardan biri de gevezeydi. gerçek adını hala bilmem bu arada merakta etmemişimdir nedense.
neyse konu şuydu:
beş erkek hiç tanımadığı kadına bana tuzluğu verir misiniz? diyor.
ama söyleyiş tarzı önemli. ve bunu güzel şekilde söyleyen 3 çift evlenmiş biri de nişanlanmış.
geveze aranızda bana bunu iyi şekilde söyleyecek arkadaşlar var mı diye sordu. bizden bi arkadaşta hiç düşünmeden atladı.
arkadaş- bana verir misiniz? (üç saniyelik bir sessizlik ve şaşkınlıktan sonra)
geveze- tuzluğu(gülümseyerek)
saniyeler sonra da bütün konferans salonu yerlerdeydi.
uzun süreden beri, yaklaşık bir yıllık bir ara vermiştim, yeni yeni dinlemeye başladım, eskisi kadar güldürmüyor, hala ince esprileri var, ama koray bu radyo programına, hele ki sabahın bu saatine hiç çekilmiyor, benim mizah anlayışıma mı uzak, yoksa seveni çok mu bunun ? sen yalnız takıl geveze.
dün kayseri'deydi, 3 gündür facebook,twetter,mail ve canlı yayında taciz ettiğim, 2007'de tesadüf eseri tanıştığım dj dir kendisi. yanına gidip, adımı söylediğimde tanıyıp "canım benim iyi ki geldin, nasılsın çok mutlu oldum seni gördüğüme gülüm benim" diye sımsıcak,içten cümleler kurabilecek kadar mütevazi. kahve teklifimi kırmayacak kadar egosuz. çocuk gibi sırnaşmalarımı hoş görecek kadar anlayışlı. ben onu tarif edemiyorum, o bir dj değil bence. o bir "insan". herkesin olması gerektiği gibi; içten, doğal, hoşgörülü, mütevazi, egosuz, yardımsever ve daha birçoğu.
tanım: gereğinden fazla konuşan.
gevezeyi 11- 12 yıldır dinlerim ama son bir yıldır inanılmaz düşüşte olduğunu düşünüyorum. program güldürmediği gibi seviye de yerler altında.
