gerçekten kaçış eğilimi dini inancın sebebidir

entry1 galeri0
    ?.
  1. insanların içinden çıkamadığı, cevap bulamadığı, araştırmak istemediği konularla ilgili ortaya çıkan gerçek.

    --spoiler--
    Dini inançların var olma sebeplerinden birisi, insanların cevap veremediği soruların bulunmasıdır. Buna ek olarak, insanların gerçeğe değil, kendilerini iyi hissettirecek düşüncelere daha yakın durma eğilimleri, yine dini inancın varlığının sebeplerinden birisidir. Yani inançların kökeninde bulunan etkenlerden bazıları; kaygı, cevabı bilinmeyen sorular ve bünyeyi daha mutlu kılmak adına gerçekten kaçış eğilimidir.

    Örneğin gerçek olan şey; her canlının varlığının, canlı öldükten sonra sonlanacağıdır. Ne var ki bu gerçeği kabullenemeyen ve doğasında ;varlığını sürdürmek olan birey, ahiret inancına inanma eğiliminde olacaktır. Çünkü, bu inanç, yani ölümden sonra dahi ;varlığın sürdürüleceği; düşüncesi, bireyin kendisini daha huzurlu hissetmesini sağlayacaktır. Yani, canlıların doğasında bulunan yaşamını ve soyunu devam ettirme içgüdüsü, bireyin kendisinin ölümünü kabul etmesini reddetmesine (gerçekten kaçışa) sebep olmaktadır. Örneğin kimi kültürlerde, reenkarnasyon -yani ölümden sonra başka bir bedende yaşam bulma- inancı genel kabul görmektedir. Dolayısı ile, belirtildiği gibi, bu esnada ahiret inancı (kimi kültürlerde ise reenkarnasyon inancı) bireye, bireyin hayalini kurduğu ;varlığının sonsuza kadar devam edeceği; yanılgısına inanmasına yardımcı olmaktadır ve bu yüzden birçok insan ahiret inancına sahiptir.

    Yine insanın doğasında bulunan hazza yönelik eğilim ve sıkıntıdan kaçış, evrenin nasıl oluştuğu gibi birtakım sorular ile ;Tanrı yarattı; şeklinde zihnin meşguliyetini önlemek arasında seçimini, -genellikle- kendisini daha rahat hissettirecek ve düşünceyi seçmeye daha eğilimli olur. Aynı zamanda, bu dünyanın önemsizliğini vurgulayan ahiret inancı, bireye, bu tür konular ile zihni meşgul etme olanağını vermez.

    Basit bir şekilde, binyıllar önce ;Yağmur yağıyor, bir tanrı bunu yağdırıyor olmalı; görüşünün genel kabul gördüğünü düşünebiliriz, çünkü mevcut bilgi ile yağmurun nasıl yağdığına dair bir bilgiye insanlar binyıllar önce sahip değillerdi. Ancak bugün, yağmurun nasıl yağdığına bilim tarafından uzun yıllar önce cevap verilmiş durumda. Benzer şekilde, bugün evrenin nasıl oluştuğuna dair soru kimileri tarafından ;Henüz bilmiyoruz; diye cevaplandırılırken, kimileri tarafından ;Tanrı yarattı; şekilde cevaplandırılıyor.

    Zaman geçtikçe yağmurun nasıl/niçin yağdığını açıklayan bilim, evrenin nasıl oluştuğunu da açıklayacak. Açıklayamasa dahi, bunun cevabı kesinlikle ;Tanrı yarattı; değil. Tıpkı, binyıllar önce yağan yağmurun sebebinin ;Tanrı yağdırdı; olmadığı gibi.

    Bu tür bir yaklaşım, yani her sorunun cevabının ;Tanrının işi; olduğu yanılgısı, var olan bir düğümü çözmek yerine ona bir düğüm daha atmaktan başka bir şeye benzemiyor.

    http://ateist.wordpress.com/
    --spoiler--
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük