bu çocukları bazen görürsünüz, hiç konuşmaz bunlar, annesi veya babaannesi kolundan tutar oraya buraya çekiştirir, nereye yön verirseniz oraya giderler, kukla gibi... ne bi ağlama ne bi yaramazlık ne bi kahkaha.... ee tabii malum bizim geleneklerimizde çocukla konuşmak zaman kaybı olduğu için bu çocuklar böyle mal mal bakar etrafa, oysa ki ne kadar güzeldir o neşeli insanların neşeli yaramaz çocukları, bi sürü soru sorar bunaltırlar sizi, hani büyümüş de küçülmüş çocuklar vardır ya onlara ihtiyacımız var bizim, onlar doğuştan mı böyle oldu, tabii ki hayır, ne kadar anlatır ne kadar öğretirsek onlar da o kadar varlar, ben derim ki biz anlattıkça anlatalım, konuştukça konuşalım onlarla, etrafımız hep bu yaramaz, kahkaha atan, soru soran, deli eden, geveze çocuklarla dolsun.