Bi gün kafamıza estiğinde adana’dan mersin’e gecenin köründe kalabalıkça gidip saat geç diye sadece çorbacı açık olduğundan çorba içip dönmüştük. Yine öyle plansız gamsız olmak istiyorum.
16 ağustos 2012 saat 00.01... bana aşık olma hissini öğreten insana evet dediğim an. sonu umduğum gibi olmasa da ona "evet." demek güzeldi. bir daha kimseye aynı heyecanla "evet." diyebileceğimi sanmıyorum.
Lise yıllarımın son zamanları. Bayağı zaman kaybettim üniversitede çünkü. iki Senem heba oldu valla. Şimdi askerlikte bitiyordu. Ne güzel iş bulmuştum.
15 dk önce elektriğimizin olduğu anlar.. gece gece niye gitti ki acaba? Bi de bizim bina ve bir kaç binadaki evlerde yok bazı binalarda ve evlerde var.. değişik yani..
Şu anda, Gece vakti, akraba ziyareti dönüşü ardından yapılan araba yolculuklarından birinde olup, çocuk halimle uykulu gözümde parlayan ışıltılı mekanları, evleri izleyip hayal kurmayı isterdim. Şimdi aynı lezzet olmuyor. Akraba aynı değil, araba aynı değil, mekanlar ve ben aynı değilim. Öyle işte...
bir önceki yıl gelsin aklımdaki o kısacık anı tekrar yaşayayım hatta tekrar tekrar ve tekrar sanırım ömrümün yarısını o şekilde bir anı tekrar yaşayarak geçirebilirim.
17 yaşımın geri gelmesini isterdim kesinlikle.. şimdiye kadar yaptığım hataları yapmaz ve de yok yere üzülüp acı çektiğim zamanları hiç yaşamamış olurdum.
Ben küçüktüm, o benden on yaş büyüktü ama yanımda o da küçük çocuktu. Sonra bir şeyler oldu, anlamadım. Bazen 4-5 ay hiç görmüyoruz birbirimizi. Sorsan içim hala acıyor.
Görünmez olmadıgım kalbimin tek parça oldugu o çocukluk yılları. Babamla kendimden geçerek hakeme küfür ettiğimde etrafımdaki " kız cocugu böyle mi olur" diyen komşu teyzelere aldırmadan izlediğimiz galatasaray maçlarını tekrar aynı heyecanla izlemek istiyorum. Tekrar her şey olabilecegime her şeyi yapabilecegime inandıgım günlere dönmek istiyorum.