beklersin de neyi, kimi, neden?
adının yanına eski tabiri eklenmiş bir sevgiliyi.
çok beklersin. gitmişse senin olmamıştır zaten o sevgili.
hadi döndü diyelim. kapanmış yaların açılmaz mı yeniden. kurcalamazmısın senden ırak kaldığı zamanlarda hangi bedenlere neler hissettiğini. düşünürsün kurcalarsın. çünkü önemsemişsindir yine bekliyorsun baksana.
gel gör ki giden gelse de köprünün altından çok sular geçmiştir. ne o eski, ne de sen eskisi gibisindir artık. kabuk bağlayan yarayı deşmekten ibarettir giden sevgilinin geri gelmesi. her şey güzel olsa da filmin sonu ayrılıktan farklı olmaz. çünkü bir kere gitmiş senin olmadığı için gitmiş.
gelse de yeni yaralar açacaktır onun ikinci defa gidişi. daha derin daha kalıcı. daha umutsuz bir vaka olursun o gidişle. kime kızacağına, kimi suçlayacağını bilemezsin. kendi kendine kalırsın o yaralarla. en zor zamanlarına onsuzluk eklenir onun yüzünden.
tüm eski sevgililer gelmeyin sakın. her gelişin dönüşü olacaktır illaki. sizin yolunuz coktan ayrılmıştır kalan eski sevgiliyle.
beklemeklee kendini avutma durumu.o gelmeyecektir artık gitmiştir sende kendini aldatırsın gelecek diye fakat bilmezsin ki kimseyi bulamadığından dolayı onun dönmesini beklersin. Karşına biri çıksa dönmesini beklediğin kişinin neden dönmesini istediğini hatırlamazsın.
madem dönmesini bekliyorsun neden gitmesine izin verdin diye düşünüyor insan.
ama olmuyor işte. iş işten geçince akıl başa gelir ve her geçen gün daha bir özlenir o eski sevgili.
ama yenisi hayata girince unutulur. unutmak gerekir...
giden artık dönse de faydası olmayacaktır zira.
oralarda bir yerlerde beklenirken, eski sevgili kişisi çoktan yolunu başka rotalara çevirmiş; geri dönüşü olmayan yollara girmiş; hatta arkasındaki bütün yolları da geri dönmemek amacıyla setlerle kapatarak gitmiştir. ama bekleyen hala bir umut diyerek onu bekler...belki de beklemek olgusudur onu bu denli obsesif hale getiren bu eski sevgiliye karşı...belki geri dönüş yaşansa bu denli yüce birşey olmayacaktır o kişiye hissedilenler.*