iyi olmakla kötü olmanın arasında bir yerdir, çok ince bir çizgidir. orta yoldur, 'mutedil' davranıştır. genellikle insanlar arasında hoşumuza gitmeyen sonuçlar çıktığında ne kadar 'vefasız' dense de aslında olay gereği gibi olmaktır.
genellikle iyi niyetli insanların yapamadığı fakat yapmak zorunda oldukları bir kelime öğrenmektir, o da hayır. hayır diyememekle ben iyi niyetimin kurbanı oldum serzenişlerini duyarız. yeri geldiğinde bazı kişilere, olaylara ve durumlara göre 'hayır' demeyi bilmeyenin iyi niyeti suistimal etmek bu insanlar tarafından çok kolaydır. cünkü bu insanlar, vefalı ve öngörü sahibi değildir. olaylara durumlara göre anlık düşünce yapıları değişir. belli bir çizgileri yoktur. dün 'evet' olan şey bugün 'hayır' olabilir. kendimizi insanlara göre ayarlayamayız, sürekli eziliriz. insanları kullanmayı adet haline getirmiş olan insanlar 'iyi niyet'li insanları gayet rahat bir şekilde kullanılar. ha doğru mu elbette değil, ha her şeye 'evet' demek doğru mu elbette değil.
o zaman karşımızdaki insanı suçlarken biraz da hatayı kendimizde aramanın vakti gelmiş demektir.