Eski turk geleneklerine gore dugunden bir hafta sonraki gece. Bu gelenege gore dugun yapilir, damat bir hafta boyunca gelinin odasina girer, selam verip cikardi. bu cagin insanlari bu irade sinavini veremeyecek kadar gucsuz ve iradesiz oldugu icin bu gelenek unutulmustur.
geleneklerimizde var olan, hacıları * tarafından alaylı bir moral vermek gerektiren, kızın bakire olmaması durumunda kötü kadın ** tarafından boşanmaya kadar gidebilecek durumdur. böyle bir durum olursa ketçap iş görür. zaten kötü kadın profesör değildir heralde *
bayan ve erkeğin evlendikleri ilk gece için kullanılan tabir. zamanında herkes kendini eşine sakladığı için ayrı bir önemi varmış. bayanların bekareti o gecenin sabahında tescillenirmiş. olayın bu kısmının ne kadar doğru olduğu malum. ancak günümüz evliliklerinde bu gecenin önemi azalmıştır. zaten gerek de yoktur. iki gönül birbirini seviyor ve tamamlıyorsa yerim gerdeğini.
Düğün gecesi kızın babası damatla dalga geçiyormuş. Sen Kayseriler gibi ilk gecemi gerdeğe gireceksin yoksa Karadenizliler gibi bir gün sonramı gerdeğe gireceksin. Damat cevap verir; Ayık ol ben Adanalıyım. Birgün önceden gerdeğe girdim.
kelime anlamı olarak; yeni evli çiftler için kız evi tarafından yapılan çadır. çadırın eşyası ve kurulumu kız evi tarafından yapılırdı. bir nevi evlenen çiftin ayrı eve çıkmasıydı. çünkü orta asya türk boylarında günümüzde olduğu gibi geniş aile kavramı yoktu, çekirdek aile ön plandaydı.
şanlıurfa'nın bozova ilçesine bağlı bir köy. köy gençleri köyün isminden dertliymiş. alay ediyorlarmış köy ismiyle.köyün ismini değiştirmesini istiyorlarmış.
Damatların en mutlu olduğu gece.
Bir söz vardır sevgili damatlar;
Kadın size akşam bir delik gösterir, sabahına kaçacak kırk delik aratır.
Dikkat etmek lazım.*