bu borsa işinin temelinde bir şirkete ortak olmak vardır.
ortaklık nasıl olur.
misal bir dükkan açılmıştır. adam ortak arıyordur. gider istediği sermayeyi verirsin verdiğin sermaye kadar da kara, zarara ve demirbaşa, şatılan mallara ortak olursun.
lakin bütün dünyada böyle bir borsa türü yok.
şirketin hissesini alıyorsun. 1 sene sonra değeri düşüyor ama şirket karda ve her şeyiyle büyümüş. kar payı dağıtan da yok.
e ne anladık bu işten hani ortaktık.
nasıl olmalı peki?
şöyle olmalı, gene devlet kontrolünde hisseler satılmalı ve saklanmalı ama senetler pazarda işlem görmemeli. aldığın hisse payını ancak ve ancak şirket sahibine satabilmelisin. onunda satış değeri, şirketin ödediği vergiler, kar ve büyümesi ile devlet tarafından belirlenmeli.
bu basit bi programla gerçekleşebilir. her seferinde devlete başvurman gerekmez yani.
şimdi aldın hisseyi. binde bir ortaksın.
1 sene sonra, şirketin net kazancının binde birini cebine koyacaksın. ha istersen gene git o şirketin senedini al, kar payınla.
ya da yıllarca oranın karı ile yaşa.
o zaman şimdiki borsa anlayışına gelirsek görürüzki tamamen spekülatif bi yer.
asıl borsa böyle olamaz.
ha ben borsacı sayılırım. şu anki borsayı bilenler bu anlattığım tarz kullanabilirler ama o spekülasyonlara kimse dayanamaz.
her türlü medya, dedikodu vs lehe veya aleyhe kullanılabiliyor haliyle küçük yatırımcı hep kaybediyor.
