Bu devirde bulmak çok zordur.Bulursanız 30'lu yaşlarda anca.
Aşırı Dindar ve muhafazakar biriyseniz(kız ve erkek farketmez),bakire bayan ya da bakir erkek vb. bir takıntınız varsa bir de ekonomik durumunuz kötü ise ayvayı yediniz.40'lı yaşlara kadar bulamazsınız.
Günümüzde para konuşuyor.Para olmazsa olmaz bir şey.
sadece bir rastlantı bence. aslında bu rastlantı çok zor başına gelir bir insanın ve kendisine yakıştırır neticesinde bunu ben hakkettim mi diye de sormaz daha çok bunun başına geleceğini önceden de sezmemiştir. yani kısacası bir rastlantı diyebiliriz gerçek aşk için.
"gerçek aşk" dediğin şey o kadar nadir bulunur bir şeydir ve yaşayan insanı ruhsal olarak öylesine başka bir boyuta taşır ki, "birini sevdim, âşık oldum"la açıklanamaz bir durumdur. o yüzden salt aşk olgusundan ayrı bir kategoride değerlendirilme gereği duyulmuştur haklı olarak. zira salt aşk olgusundan çok çok daha güçlü ve farklıdır.
peki nedir bu fark ve nasıl anlaşılır? aslında bunu tarif etmek pek kolay değil çünkü fiziksel veya hormonal tepkimelerin haricinde ruhsal ve metafizik bir hâldir. bir bütünleşme, bir olma, birbirine geçme hâlidir ve o hâli deneyimlememiş biri için bunu anlamak da anlatmak da pek mümkün değildir. fakat taraflar bunu çok net hisseder.
o kişinin diğerlerinden farklı olduğunu ve bu hissin hiçbir şeye benzemediğini gördükleri için bir şeyler yolunda gitmese de, bir sürü engel, imkansızlıklar vs olsa da, ayrılıklar, kopuşlar, gidişler, dönüşler de olsa içlerinden bir şey sürekli onlara vazgeçmemesini söyler ve aklen istediği kadar karşı koysun bir yerde mutlaka kalbini ve daha da önemlisi ruhunu dinler ve bir yerde yine yollar kesişir.
sonrası yine belli olmaz, Zira yeniden kesişen o yollar sizi denizlere çıkarmayabilir her zaman ama sonuçta hiçbir aşkın olmadığı gibi gerçek aşkın da garantisi yoktur. yani orta yerde gerçek bir aşk var diye kesinlikle mutlu sonla bitecek diye bir şey yoK... ama gerçek aşk her şeyin üstünde çok güçlü bir bağdır ve o bağın kopması için ciddi anlamda çok büyük bir güç gerekir... kopmuşsa tabii.
yoksa elbette ki mutlu sonlar da vardır bu hayatta. ve mutlu sonlar sadece filmlerde olmaz.
bunu yaşamış olanlar dediklerimi çok iyi anlamıştır zaten ama ilk defa başına geleceklere tavsiyem (onu çok net hissedeceksin merak etme) sonuna kadar peşinden git ve bunun için savaşmaktan asla vazgeçme. çünkü uğruna savaşacak daha değerli çok az şey var hayatta. emin ol ki sonunda kaybetsen bile iyi ki savaşmışım diyeceksin.
Umarım masalın mutlu sonla biter çünkü gerçek aşk masalsı bir deneyimdir.
Beyaz adam Navajo kızılderilisine sorar..
- Neden şarkılarınız hep yağmur üzerine ?
Navajo kızılderilisi cevap verir..
- Bizim buralara pek az yağmur yağar.. Peki sizin şarkılarınız neden hep aşk üzerine ?
Evet aslında nedeni çok basit. insanlar özlem duydukları hasret oldukları konular üzerine şarkı yazarlar.. Kızılderililerin yağmur üzerine şarkı yazmaları da ondan kaynaklanır. Yani yağmuru çağırırlar..
Beyaz adam ise gerçek aşkı arar.. Çünkü kurulmuş olan sistemde gerçek aşkı bulmak çok zordur..
Oysa kızılderili kabilelerinde durum böyle değildir. Bir genç kabile içinde gönlünü kaptırdığı kıza durumu açıklar kızın da rızası varsa tüm kabilenin önünde bunu açıklarlar ve kabiledeki pipo taşıyıcı adam yani nikah memuru ile aynı görevi gören adam gençleri yanına alarak bunu tüm kabileye açıklar ve gençlere sorar gençler yüksek sesle evlenmek istediklerini dile getirir. Pipo taşıyıcısı piposunu doğuya batıya kuzeye güneye doğru göstererek onlara öğütler verir. Tüm kabile gençlerin evlenmek istediklerine ve evlenme törenlerine şahit olur. Daha sonra pipo taşıyıcısı bir battaniye ile gençlerin omzundan sırtlarını örter.
Yapılan bu işlem onların artık karı koca oldukları anlamına gelir. Ve o günden sonra genç kız sevdiği adamla evlenmiş olur. Artık hayat onlar için birdir. Yalansız, çıkarsız, doğal bir aşkı yaşarlar.. Bir ömür boyu sürecek olan gerçek aşkı
içindeyken asla anlayamayacağınız, farkına varmanız için ondan uzaklaşmanız gereken, eldeyken kıymeti bilinmeyen uçucu, geçici bir şeydir.
birisi gittiğinde geriye pek bir şey kalmadıysa aşkı gerçekten ıska geçmişsiniz demektir.
ne acı.
peki bu maddeleri yerine getirdiğimizde gerçek aşkı yakalayabiliyor muyuz ? pek sanmıyorum. daha doğrusu bunları gerçekleştirebileceğimizi sanmıyorum. biz üstümüze düşenleri yapmadıktan sonra karşı taraftan beklemek kadar adice bir şey olamaz. sonra da lafı atarız şuna buna hey gidi leyla ile mecnun, kerem ile aslı falan. hayal dünyasında yaşıyoruz.