salak değildir kendisi. mecnun'dur. mecnun kimdir? leyla'yı görüp de o muhteşem duygu yüzünden aklını yitirip çöllere düşen kays'tır. kays kimdir? sensin! şu yazıyı okuyan, tanrı'nın göğüs kafesine kalp koyduğu sen!
nedir varlığının anlamı? boşluktan gelip boşluğa mı gidecek bedenin? ya da hiçlikten gelip hiçlik'e mi gideceksin? ruhun peki? ruhun ne olacak? o da mı ölecek seninle beraber?
şimdilerde binbir parfümle, deodorantla, makyaj malzemeleriyle süslediğin mis gibi kokan bedenin bir gün mezarda, tüm börtü böceğe lunapark olduğunda ruhunun yok olacağını mı sanıyorsun sen? yok olmak ister misin peki? öldüğünde her şeyin bitmesini ister misin? tüm acılarına, tüm anılarına, tüm mutluluklarına istinaden öldüğünde her şeyin bitmesini ister misin?
onun için gerçek aşkı aramaktan vazgeçme! aşk'ı aramaktan vazgeçme! tanımadığın insanlara selam vermekten korkma. otobüse bindiğinde ayakta bekleyen yaşıtlarının, karşı cinslerin ellerindeki kitaplarını tutmaktan korkma. belki de o insan mucizendir senin. belki de...
bir de, hep gülümse. en mutsuz anlarında bile. neden mi? gülüşüne kimin ne zaman aşık olacağını hiçbir zaman bilmezsin! *
yolundan dönmeyen insandır.
zamanında çok acı cekmesine rağmen onu bulacağına inanan insandır.
aşk gibi görünen sahtelikler onu yıldırmamış , aksine aşka olan inancını kuvvetlendirmiştir.
evet o bir gün çıkıp gelecek.. bir gün.. *
gerçek aşka inanmak salaklık değildir. aşk vardır, yaşanır ve hissedilir. ama gerçek olanı zor bulunur. sadece bu yüzden hiç bulunamayacağı düşünülür. asıl günü birlik ilişkilerle zaman harcayıp sevmeyi para harcar gibi harcamak salaklıktır.