en azindan sol frame'de gordugumuz ba$liklarda bu adamin yaptiklarindan fazla bahsedilmemekte.
insan olamayacak kadar degersiz bu adam gunun birinde, ba$kalarindan daha vah$ice yontemler kullanarak bizim veya cevremizdekilerin uzerinde sava$ oyunları oynarsa, kayiplara ve olumlere yol acarsa belki o zaman birileri yeteri kadar tepki gosterecektir..
son yapılan kamu oyu yoklamalarına göre, özellikle kongrede çoğunluğu demokratlar ele geçirdikten sonra, halk desteği yerlerde sürünen, aptal amerikalıların en sonunda ne mal olduğunu anlamaya başladıkları abd başkanı.
bu özelliklerle itham edeceginiz kişi gerçekten muhattab alınmış ve bundan mütevellit yorum yapılmış şahıs olması gerekir. bu adam silah tüccarlarının kuklası olmuş ve milyar dolarların döndügü bir sermayede kukladır. onun bir suçu yoktur. suçlu dünya ekonomisinin 4'de 1'ini elinde bulunduran amerikan ekonomisi ve onu yönetenlerdir.
dünyanın en büyük şirketinin başındaymış gibi görünen insan. ey insanlar ,inanıyor musunuz ki dünya'nın yeni hakimi böyle bir kişinin yönetimi altında olsun? piyon olarak mucizevi derecede başarılı insan. tipik amerikan başkanı.
iki gram aklıyla ortadoğu ülkelerine meydan okuyan, bununla da yetinmeyip zorla halkını savaşa sokan, gözünü kan ve para bürümüş, hayvan evladı. babası da böyleydi bunun, körfez savaşı diye tutturup, yıllarca insancıkların kanını iliğini kemirdiler.
izlediği savaş politikaları sonucu, bir daha kendi soyundan hiç kimsenin amerikan başkanı olmaması gerektiğini dünyaya kabul ettiren, ikinci kuşak bush.
ntv de yayinlanmiş bir belgeselde, seçimleri bill clinton'a karşi kaybetmesinin en önemli sebeplerinden biri şu şekilde anlatilmiştir:
90lı yillarin başi; amerika birleşik devletleri'nde başkanlik seçimi kampanyası devam ediyor. aynı dönemde amerikada new jersey kaynaklı yeni bir muzik akımı almış başını gidiyor.
kampanya kapsaminda bir tren yolculuğu esnasında baba bush bir demeç veriyor. demeci esnasında söz muziğe geliyor ve baba bush son dönemde yayılmakta olan akımını hedef alan bir konuşma yaparak muzikle ugraşanlarin damarına basiyor.
politikayla ilgisi olmayan fakat müzikle ilgilenen kişiler ve özellikle o dönemde konseri olan sanatçilar george bush ile ugraşmaya başliyor. önderliğini muzikçilerin yaptığı bir kampanya ile, başkanlık seçimlerinde oy kullanmayacak insanları ve özellikle gençleri oy atmaya cağırıyorlar, tabi ki bush'un rakibine*.
kampanyanin etkili olmasi icin ozellikle konserlerde bush'a oldukca yukleniliyor ve kampanya etkili oluyor. george bush secimleri kazanamiyor. tek etken bu olmamasina ragmen secimin kaybedilmesindeki en onemli etkenlerden birinin bu oldugu tespit ediliyor.
bu olay ve bill clinton'un iki donem ba$kanligindan sonra ba$kanliga ogul bush geliyor. ogul bush'un kabinesinde di$i$leri bakani olan ve ayni zamanda baba bush zamaninda korfez sava$i'nda gorev yapmi$ olan colin powell var.
ve bir gun colin powell hic alakasi olmayan bir kanalda, mtv'de genclerle beraber bir programa cikti. abd di$i$leri bakani, sutten agzi yanan yogurdu ufleyerek yermis lafini dogrularcasina neredeyse torunu ya$inda genclerle muzik muhabbeti yapiyordu.
hemen yanında bulunan küba kafa tutarken
kuzey kore çatır çatır nükleer denemeler yaparken
hugo chavez tüm tv kanallarında kendisine aptal derken
nedeni herkes tarafından bilinen ama söylenemeyen ot dan boktan nedenler le müslümanları bölmeye aralarına düşmanlık tohumları ekmeye iç savaşlar çıkması için çalışmakta olan bir adet islam düşmanı.