Orwell bir siyaset kuramcısı da olabilirdi pekala fakat bir çiftlikte vakitsiz öten horoz olmanın keyfi bambaşkadır. Orwell'ın eleştirisi özellikle koşulsuz itaat üzerinedir. Pekala haklıdır. Bununla beraber Orwell eserlerinde harika birer toplumsal ve bireysel psikolojik analiz görürüz. Bu yönden Camus ile benzerlikler gösterdiğini söylemek mümkün. Camus olayına niye geldim gecenin verdiği gazla bilmiyorum ama kimsenin popüler kültüre kurban gittiği yok. Biraz sakin olun hacı. Uyuklayan bir ırkın (insan ırkı) bir düşünceyi, bir düşünce sistemini keşfetmesi, sindirmesi uzun sürebilir. Biraz zaman verin.
müthiş distopyalara hayat veren büyük yazar. romanlarında sadece siyasi oluşumları, yönetim şekillerini eleştirmekle kalmayıp bunların insan ruhuna nasıl nüfuz ettiğini de çarpıcı bir anlatımla dile getirmiştir.
sadece ordan buradan çalıp çırparak yazmıyor aynı zamanda afedersiniz yarrak gibi yazıyor.
aldoux huxley'i zerre kadar sevmem ama george Orwell bu gün george orwell'se bunu aldoux'a borçludur.
ayrıca aldouc ne biçim isim aq.
inanılmaz karamsar yazar o kadar karamsardir ki kendi saçını başını yolmak istersin kendini yeniliklere o kadar kapatmıştır ki icatları bile küçümser.
yobazlar "kâfir icadı" deyince kucumseyip aynısını george yapınca "ouv ne kadar sanatına suskun bi insan" demek iki yüzlülüktür.
öyle bir yazardır ki 1984'ü okuduğunuzda tamam dersiniz işte hayatımın kitabı sonra.orwell ile tanışıklığınız artar hayvan çiftliği , boğulmamak için derken üstad önünüze aspidistra'yı koyar ve hatta orda şunu der "pencerelerde zambak saksıları durduğu sürece ingiltere'de devrim mevrim olmaz" siz ise keşke yüzlerce roman yazsaydı diye hayıfanırsınız sadece.
asıl adı ile eric arthur blair, 20. yüzyıl ingiliz edebiyatının önde gelen yazarlarındandır.25 haziran 1903 de hindistan'da dünyaya gelmiştir.
kitaplar ve sigaralar,hayvan çiftliği,1984 ve boğulmamak için önde gelen eserleridir.
beni etkileyen kıymetli bir yazardır.