Üniversite 1. sınıfta okulun zorla verdiği kültür derslerinden birisi olan sosyal sorumluluk dersinde Hayvan Çiftliği kitabını okuyup, kitaptaki kahramanların, tarihteki hangi siyasi kişiler olabileceğini bulmamızı istemişlerdi. Bunun neresinin sosyal sorumluluk olduğunu halen anlamış değiliz.
hayvan çiftliği adlı romanında sosyalizm ayağına faşist yönetimler olan toplumları simgeselleştirerek hayvan karakterleriyle anlatır.
bin dokuz yüz seksen dört kitabında ise "büyük birader" konusunu işlemiştir. toplumun 3 koldan yönetildiğini ve sürekli izlendiğine vurgu yapılmıştır. ancak tahminimce kitapta "new world order" temasını da çıkarabiliriz, yanlış olmaz. orwell bu kitabı 1948 yılında yazmıştır. birkaç sene sonra da ölmüştür. böyle bir kitap basılır basılmaz ölmesi ise bana kalırsa oldukça şüphelidir konusu itibariyle. akla stanley kubrick örneğini getirmiyor değil.
Bir çok stalinistin ve liberalin bolca hakaretine uğramış oldukça gerçekçi ingiliz yazardır kendisi. Keisnlikle okunması gereken, özellikle ispanya iç Savaşı'nın alt yapısını anlayabilmek için 'Katalonya'ya Selam' eseri okunmadan neredeyse hiçbir şey okumanın anlamı olmayan yazardır. Cepheye araştırmacı gazeteci olarak makale yazmaya gitmiştir, ancak gördüğü manzaradan etkilenip POUM saflarında 29. Tümen'de (Lenin Tümeni olarak da bilinir) savaşmıştır. Orada çok güzel, ancak pek de dikkate alınmamış bir cümlesi vardır 'Komünistlerin( stalinistler kastediliyor) ve liberallerin savaşın seyrini değiştireceğini tahmin etmiştim ancak devrimi tersine çevirecekleri aklımdan bile geçmemişti'
acaba sosyalizme karşı miydi değil miydiden çok şu an ki gidişatın bahsettiği distopyaya ne kadar benzer durum içinde olduğudur.
sistemin başındakilerin sistemi iktidarları doğrultuşunda nasıl değiştirebileceği ve halklara nasıl yön verebileceklerinden bahsederdi orwell
ve şimdiki durumumuza bakın cinsel hayatınıza, seçimlerinize, özgürlüklerinize nasıl da el koyuyorlar.
sorumluluk benim sen ne anlarsın diyerek yaşalar çıkartıp yaptıklarını eleştirenleri de terbiyesiz diye niteleyen, halkını küçümseyen bir iktidar... ve tüm bunları hala padişahım sen çok yaşa nidalarıyla karşılayan bir halk...
"Each generation imagines itself to be more intelligent than the one that went before it, and wiser than the one that comes after it."
gibi bir söz söylemiş ingiliz yazar. gerçekten haklı her kuşak kendini bir önceki kuşaktan daha zeki ve evrilmiş olarak görüyor buna karşılık sonraki kuşaktan ise daha bilge olduğuna inanıyor.
1940'lı yıllarda o tarihe göre geleceğe yönelik, bize göre geçmişte kalmış bir kitap yazıp, günümüzde bile o teknolojiye henüz ulaşılamadığını görmemizi sağlamış kitabın yazar kişisi.
anlatımı süperdir, çeviri okumamanız tavsiye edilir.
1903'te hindistan'ın bengal eyaletinin montihari kentinde doğan ve 1950 de londrada ölen, asıl adı eric arthur olan yazar.
yayımladığı ilk romanı hindistan imparatorluğunun iç yüzünü gördükten sonra yazdığı ''bir fili vurmak'' adlı eleştri tarzında yazılmış makalelerin derlemesidir.
yazarın başlıca diğer eserleri hayvan çiftliği *, 1984** , burma günleri * ve aspidistradır.
1984 kitabında* ileriyi görmüş yazardır. herkesin dinlenmeye başladığı günümüzde dinlenmeden izlenmeye yavaş geçiş hissedilmektedir. ve büyük ihtimalle televizyon aracılığıyla yapılacak kitaptaki gibi.
önce reyting sistemiyle ne izlediğimizi izleyecekler,
yeni nesil kumandasız kameralı televizyonlar bir şey çağrıştırıyor mu size?
tvlere truva atı yerleştirmenin hiç de zor olacağını sanmıyorum
1984 kitabı birçok üniversitenin birçok bölümünde ders diye okutulan filozof. troçkist bir yazardır, stalin'den nefret eder. ispanya iç savaşı'nın da bizzat içinde bulunmuştur.
kendisi bir gelecek uzmanı ve iyi bir siyaset bilimcisidir. burmada yaşadığı polislik, ispanya iç savaşına katılması ve yaptığı değişik birçok iş onun olgu ve olaylara içeriden bakma isteğinden gelmektedir. yozlaşan ve amacından sapan komünizmi hayvan çiftliğinde, gelişmiş dünya düzeni ve gelecek öngürüsünü de 1984 romanın da açıkça dile getirmiştir. ayrıca burma günleri, katalonya ya selam ve paris ve londra da beş parasız eserleri de okunması önemli eserleridir. katalonya ya selam da anlatmaya çalıştığı şu kısımlar gayet anlamlıdır;
"gerçekler kısa veya uzun vadede değişiklik gösterebilir. normal bir süre olarak on yılı kapsayan bu değişikler önem ve konumuna göre değişiklik gösterebilir. bugün bizlere çok doğru görünen bir olay on yıl sonra tamamen yanlış gelebilmektedir. siyasi iktidarlar ve devlet yönetiminde ki etkin güçler bu gerçeklerin değişiminde önemli etkendirler."
bu anlatmak istediklerinin üzerinden yıllar geçmesine rağmen ne kadar doğru olduğu günümüzde görülmektedir. ülkemizden örnek verecek olursak "ihtilal" diye nitelendirilen ve olmasaydı ülke kaosa sürüklenecekti denilen 12 eylül askeri müdahalesi günümüzde "darbe" olarak nitelenmekte ve tarihimizde kara bir leke olarak durmaktadır. ayrıca siyasi değişiklikler de bu sözünü kanıtlamaktadir.
kendisinin cıa ajanlığı bizzat cıa tarafından açıklanan belgelerle sabit bir bilgi.
"...CIA en çok eski komünistleri, troçkizme bulaşanları, Sovyet sosyalizmini pek kaba bulan aydınları seviyor. Onların "intikam" duygusunu, paraya muhtaçlıklarını, ihtiraslarını iyi okuyor. Azgın olanlar doğrudan misyon yükleniyor, daha dikkatli olanlaraysa "CIA parası" bazı vakıf ve zengin Amerikalılar aracılığıyla iletiliyor. Vakıfları biliyorsunuz, en ünlüleri zaten, CIA sınırsız maddi olanaklarını bunlara aktarıyor, onlar da "özgür" sanatçılara "
günümüzü çok güzel anlatan bir yazardır.
--spoiler--
all animals are equal, but some of them are more equal than the athers.
--spoiler--
--spoiler--
freedom is the freedom to say 2 and 2 make 4. if that's granted, all else follows.
--spoiler--
bir yerde yanıldı. o sosyalist sistemlerin her yeri izleyerek insanlara baskı kuracağını iddia etmişti. evet artık her yer kameralarla izleniyor, insanlar fişleniyor ancak bunu yapan sosyalist rejim değil, özgürlük naraları atan kapitalist sistem.