Aslında biraz çalışınca kolay olduğu anlaşılan geometri sorularını çözebilen insandır.
kabiliyet falan gerekmiyor, gerekli dikler indirilip benzerlikler uygulanırsa ve birazda oran orantı bilgisi varsa kolaylıkla hallolabilir. formülleri bilmek şartıyla tabiki.*
Konuyu özellikleri bilip bol soru çöz sorun kalmaz. Kuralları bilen ve belli miktarlarda soru çözen insandır.
Sen ikiz kenar üçgen ın yüksekliğinin aynı anda aciortay ve kenarortaya olduğunu bilirseniz sonuç çıkar mesela bunlardır hileler.
geometri gibi sikimsonik ve gereksiz bir dersi çözünce kendini zeki sanan liselinin ta kendisidir. önemli olanın ders zekası değil sosyal zeka olduğunu bilmez. geometrinize sokayım, gidin iki kızla muhabbet kurun amk denilesi...
öss'ye hazırlanırken sadece geometri sorusu çözerdim çünkü zevk alırdım. bu iş gazetede bulmaca çözmek gibi gelirdi. en son 5 sene önce öss'de geometri sorularının hepsini yaptıktan sonra kpss'ye hazırlanan eski ev arkadaşıma soruları anlatırken farkettim ki bu yeteneği kaybetmemişim. zaten bundan sonra anladım bunun bende yetenek olduğunu.
çok büyük bir yetenek gerektirmediği kendi tecrübelerimle sabittir. önemli olan zamanında çok soru çözmüş farklı türde çok soru çözmüş olmak ve üç beş formülü hala hatırlıyor olmaktır.
demek ki espiri anlayışıyla tersmiş geometri. dillerinden düşmeyen bir kalp gözüyle bakman lazım klişesi vardır ki hem geometriden hem geometri anlatmaya çalışan insandan soğutur sizi. espiri yeteneği kötü olan insandır.
sadece formül hatırlamanın geometri çözmeye yetmeyeceğini bilen insandır. geometri çözmek, gözlem gücünün, bakış açısının probleme odaklı olması demektir. üç sene önce girdim üniversiteye ve hala hiç formül kullanmadan soruların çoğunu çözebiliyorum. önemli olan bakış açısıdır.