bir başbakana yakışmıyıcak şekilde söylenmiş durum.
tamam anlıyorum belki argoyu iyi biliyor olabilirsin ama bir başbakana yakışmıyıcak sözler bunlar kuru sulu felann ne yapıcan sen kursunu sulusunu kurut kökünden hepsini bitsin. olma milletin ağzına sakız.
türkiye'nin ne kadar güzel, ne denli demokratik bir ülke olduğunu gözler önüne seren başbakan beyanı...
sanırsın sulukule'li, eski torbacı kadir dayı konuşuyor: "gençlerde kuru, sulu hertürlü alışkanlık var. vaktinde kalfa çıksam şimdi bütün buralar benimdi..."
bir ülke başbakanı ancak bu kadar samimi, içten olabilir. ve halkına bu şekilde nüfuz edebilir.
recep tayyip erdoğan: "gençlerde kuru, sulu hertürlü alışkanlık var."
halk: doğru söylüyor adam.
ama her zaman doğruyu söylemek değildir ki esas olan. doğruları nasıl söylediğin de önemli bu noktada. ve bulunduğun yere, içinde bulunduğun duruma göre itina göstermek zorundasın bir noktada.
hoş gerçi benim milletim "benim memurum işini bilir." diyen başbakanlar da gördü ya neyse orasını "uçak fabrikası" ve "fransa'dan uçak ithal etmek" kapsamında ele alabiliriz bir ara...
başbakandan inciler ; başbakan kuru sulu derken kuru fasulye pilav değil sulu içkiler ve uyuşturucu maddeleri bahsetmiştir haberin detayı şu şekilde olmalıdır:
gençlerde kuru sulu her türlü alışkanlık var aQ geçenlerde bir grub genç gördüm daldım aralarına kuru sulu hepsini karıştırmışlar kimi tribe girmiş kimi patlıyo derken aralarından bir lavuk benim ampule saldırıyo! nabıyorsun aQ dedim ? görmüyormusun abi altın var orda demezmi ! meğer tribe girmiş benim sarı ampulu altın sanmış* yazık acıyorum ben bu gençliğe onun için bir takım önlemler düşündüm ampulu beyaza boyayalım veya yerine florasan takalım...
