devlet planlama teşkilatı ve hükümetlerin çalışmamaıs sonucu yıllardır öngörülen işsizliktir.
efendim sadece kendi bölümümden örnek vereyim. 58 tane üniversitede türk dili ve edebiyatı bölümü var. * ve her birinde 100'er örgün 100'er ikinci öğretim mezunu olduğunu varsayarsak ortaya çıkan rakam her sene bu bölümden 10 000 kişi mezun olduğudur. peki en çok atama yapıldığı iddia edilen geçen sene toplam kaç türk dili ve edebyatı öğretmeni atandı? 1200...
sadece bir sene içinde mezun olanlardan 8800 işsiz. bunlardan çoğu da özel dershanelerde parasız veya anlaştığı parasını alamadan yani gizli işsiz şeklinde çalıştığını tahayyül edin.
bu, bir üniversitedeki en küçük bölümlerden birinin varsayımsal istatiği. varın gerisini siz hesap edin. bu oran yüzde 29 ise ben de tavuğum.
hükümet politikalarının geri teptiğini gösterir. hükümet işsizliği ortadan kaldırmak için, aklısıra kurnazlık yaparak, üniversiteler açmıştır. liseyi bitirip işsiz ordusuna katılacak gençler böylece işsiz değil, üniversiteli olmuşlardır. aradan geçen 3-4 yıl sonrasında değişen bir şey olmamıştır aslında. netice itibariyle, liseyi bitirip işsiz olacak gençler bu sefer üniversiteyi bitirip işsiz olmuşlardır. sözün özü ortada göz boyamadan ve kandırmacadan başka bir şey yoktur.
