daha ergenliğe yeni girmişim. genç bir delikanlıyım o zamanlar. 15 katlı apartmanımıza girdim. asansörü çağırdım. o sırada yan komşumuz eda kapıdan içeri girdi. asansörün önünde biraz lafladık. sonra girdik içeri. biriki kat çıktıktan sonra pat. birden asansör durdu. eda bana keskin keskin bakışlar atmaya başladı. kesiyordu beni. inanamıyordum. başıma bunun da geldiğine inanamıyordum. edanın hallerinden hiç hoşlanmadım. bişeyler yapmak istiyordu. sonra baktım olacak gibi değil. zevk alıyım madem diyip sevişmeye bıraktım kendimi. bir de ne göreyim. edanın da penisi var. orda yıkıldım. penisi olması benim için sorun değil tabiki. ben işimi her türlü görürüm. ama gel gör ki penisi benimkinden hayliyle küçüktü. utandı tabi. bende dalga geçince. orda bitti herşey. taşındılar. arada mektuplaşırız.
hiç boşuna umutlanmayın, o kız asansörde sizinle mahsur kaldı diye size vermeyecektir. kurtarılana kadar geyik yaparsınız. hatta sigara içmenize bile izin vermez. fikrini ancak, siz asansörün tavanındaki aydınlatma panosunu yukarı ittirip de "bak aslında havasız kalmayacağız" demenizden sonra değiştirir.
