imandır. Sabah uyanacağınıza olan iman, sevdiğinize araba çarpmayacağına olan iman, sınavı geçeceğinize olan iman, ameliyata girerken doktora iman. Bir şeylere iman etmediğiniz zaman orada sıkıntı kendini gösterir. Geceleyin birisi sizi öldürmeye gelecek veya hırsız gelecek korkusu. Demek ki bu konuda imanınız tam değil. Ne diyelim buna anksiyete diyelim. Mutlu insan iman eden insandır. Allah'a iman edenlerin diğerlerinden farkı ise her şeyi ona bağlamaktır. Ya da şöyle diyeyim. Aslında başından beri ona iman ettiğinin farkına varmak. O yüzden iman eden insan mutludur bu kadar basit. iman ettiğiniz her ne varsa onun büyüklüğüyle orantılı olarak bu mutluluğunuz katlanır.
Unutmak bence.
Az önce sokakta bi deli gördüm, her zaman gördüğüm biri, ama ilk kez konuşma fırsatım oldu. Neyse, adamın kıyafetleri kirlenmiş, onları temizliyordu. Bende arkadaşımla gittik yanına sohbet etmeye başladık, normal sohbet ediyor ama arada aklı gidip-geliyor, unutuyor falan.. Devam ediyoruz konuşmaya, bakıyorum adam dertsiz tasasız, hiç bir şey umrunda değil, değerli olup-olmadığını hiç umursamıyor bile. Yaşadıklarını da unutuyor. Bu yüzden mutlu. Mutlu olmak için ya yaşadıklarımızı kabullenmemiz gerek, ya da unutmamız...
Bir insanin anavatani cocuklugudur epiktetosa gore dogan cuceloglu tarafindan hatirlatildigi uzere. Anavataninda mutsuz olanin omrunce mutsuz olmaya bir bahanesi de vardir. Cocukken mutluysaniz da omrunuzce mutlu olacak biseyler bulabilirsiniz en kotu sartlarda bile. Yani siz bisey yapamazsiniz cocuklugunuz yonlendirecektir zaten sizi.
Size bir sır vermek yerine mutluluğunu kaybeden biri olarak ufak bir tavsiye verebilirim .Eğer bu hayatta sizi hayata bağlayan anne ve babanız yaşıyorsa dünyada ki hiçbir sıkıntıyı yüreğinize yük etmeyin .Her şeyin gelip geçici olduğunun farkına varırsanız elinizdekilerle mutlu olmayı öğrenirsiniz .
Yarrak olursunuz?! heheh!? kolay değil öyle o işler? öyle yazıp çizmekle falan olmuyor. Gerçek her zaman farklıdır. Toplum çanağı kadar mutlu olursunuz ancak. Öyle haybeden mutluluk nerede amına koyuyum, hı?! Ben mutsuzken sen mutlu olacan öyle mi, yok yaa, başka?! Sen mutsuz ol, ben mutlu olayım; öyle olmaz mı, hı?! heh?!
kendin için yaşa, kendini sev, kendine değer ver, kendin için gez, kendin için güzel ol. yani; her şeyi kendin için yap, bir başkası için değil.
ve en önemlisi; mutlu olduğunu kimseye kanıtlamaya çalışma, böyle bir zorunluluğun yok. basit ve sade yaşa, minimallik huzurun ta kendisi çünkü.
sır falan dedik de ben olaya kamikaze dalmak istiyorum.
genellikle ile sürekli arasında koskoca bir hint okyanusu ya da fuji dağı kadar fark vardır.
365 gün elimizde var diyelim. o 6 saati siktir et şimdi.
364 gün mutlu olmak genellikle mi mutlu olmaktır yoksa sürekli mi mutlu olmaktır?
genellikle mutlu olmaktır.
çünkü o geriye kalan 1 gün bile o koskoca 364 günlük mutluluğun afedersin amına koyabilir.
şimdi sır yoktur. ama illa bazı öneriler istiyorsanız veya tavsiyeler diyorsanız verilebilir.
öncellikle "ben mutluluk istiyorum" demek tamamiyle yanlıştır çünkü egosantrik bir cümledir.
cümleye "ben" diye başlayıp "birinci tekil şahıs aitlik eki" ile bitiyorsan o cümleden egositlik akıyordur.
o yüzden bencillik olmayacak başta. biraz sencil olun başlarda sonra zaten bencil olmanız gereken yerler gelecektir. şüphesiz.
para lazım mı? illa ki? huzursuzluk içinde para ister misin? bence evet isterim.
şu cümleyi kurabilecek milyonlarca insan bulurum:
"ferrari'nin içinde ağlamaya razıyım..."
neyse orayı geçin.
mutlu bir insan mı olmak istiyorsunuz o zaman sizi umursamayan insanları hayatınızdan çıkaracaksınız.
ne demişti moruk*: "size zaman ayırmayan birine kendinizi harcatmayın."
klasik önerilerden biri de "hobi edinin" önerisidir.
hayır o hobi dediğiniz şeyler sizi mutlu ediyorsa onları hayatınızın bir parçası yapın.
sadece hafta sonu gidilen hobi sizi sadece o hafta sonu mutlu eder.
o hobiyi her gün yapın. ki o hobi sizin bir parçanız olur.
yazı yazın. saçma da olsa yazın. ama yazın diyorsak da blog sayfası veya tumblr açın demiyoruz.
size kalsın o yazılar. çünkü yazmaktan mutlu olduğunuz bir yazıyı benim gibi biri "bizene amına koyayım" şeklinde tepki verip o yazıyı kötüler dolayısıyla siz de mutsuz olursunuz.
size mantıklı gelen şeyleri yapın. başkasına indeksli olmayın. arada sırada reductio ad absurdum moduna girin ve kullanın.
sır mı? gerçekten sürekli mutlu olabileceğinize inanıyorsanız uzaylılara da inanın.
mutluluğun mutlak değeri yoktur. mutluluk hep ortadadır. kimse hep mutlu değildir kimse de sürekli mutsuz değildir.
yarın ölebileceğini bilerek yaşamak, hiç bir şeyi umursamamak, olumlu düşünmek ve istediğini yapmak. tabi her şeyin de bir sınırı var çok abartmamak lazım.