marmaranın önemli turuzm bölgelerinden olan kumla, gemliğin ilçesi olmakla birlikte aralarındaki mesafe yaklaşık olarak 7 km dir. bursa'nın sıcaktan bunalan insancıkları kumlaya gidip serinlemek için gemlik'e uğrayıp toplu taşıma aracı sahiplerine para kazandırmak zorundadır.
küçüklüğümde benim için ayrı bir yer ve ayrı hayal kırıklıkları taşıyan yer. istanbul'dan ailemle arabayla gelirken sürekli "ne zaman varacağız gemliğe" diyebilen küçük guilt and regret, gemliğe geldiğini ancak gemlik sapağındaki marlboro man'i gördüğünde hatırlardı. zeytinci vedat'ın yanındaki anneannesinin evine girdiği zaman kapıyı açan bir zamanlar dedesiydi. hiç bir zaman boşalmayan bir park vardı kordonda. fütursuzca koşturup kayalıklara çıkan, ilk özgürlüklerini yaşayan ikinci eviydi gemlik onun. akrabaları bağlayan bir bütünlük vardı o ilçede. küçükken daha bütündü her şey onun gözünde. daha sonra sayılar azaldı. gemlik-kumla arasındaki yol tepilmez oldu bir daha. büyüdükçe yok oldu her şey. niceleri gömüldü sonra. kordondaki park da yıkılmıştı zaten çoktan. eskisi gibi çocuklar görememek üzdü onu. gemlik sanki değişmişti. değişen belki sadece gemlik değildi.
(bkz: bir anı defteri olarak sözlük)
Gemlik Körfezi'ne yaklaştıkları sırada otomobili kullanan Müjdat Gezen, yanında oturan arkadaşı aziz nesin'i uyarır.
-"Önümüzdeki tepeyi aşınca denizi göreceksin. Sakın şaşırma."
Buna rağmen tepeyi geçince Aziz Nesin denizi gösterip "Aaaa! Deniz..." der.
yazdığı şiirle Müjdat Gezen'i uyaran kişi de Orhan Veli'den başkası değildir...
harika bir coğrafi konuma sahip olan atadan deden yerlisi olduğum, mamafih günümüzde nüfusunun büyük çoğunluğunu artık mançurya göçmenlerinin oluşturduğu talihsiz kasaba. zeytincilik bile artık erzurumluların eline geçmiştir. mardinliler köşe başlarında midye satarlar.