696 sayılı khk ile başka bir yere taşınmasının önü açılmış ilçe.
Gerekçe de deprem bölgesinde bulunması. Yav bu ülkenin %80'ni deprem bölgesinde değil mi? Neden özellikle gemlik? O yıkılan evlerin yerine rezidans ve gökdelen dikilip istanbul'un zenginlerine peşkeş çekilecek olmasından mi acaba? Hazır otoban da gemlik'in yanından geçmişken...
Yok be oğlum bizim içimiz kötü.kafamız basmıyor! Adamlar halkını çok sevdiği için depremden korumaya çalışıyor işte. Ne kadar da romantik. Tabi yersen!
evet, gemlik 1. derece deprem bölgesi ve evet gemlik büyük risk altında şu an.
hatta 17 ağustos 1999 depreminde de epey hasar görmüş bina var gemlik'te.
öncelikle bu khk'ya göre gemlik'in tamamı taşınmayacak.
gemlik'in eski mahalleleri, halitpaşa, balıkpazarı vb taşınacak sanırım.
manastır dediğimiz yeni yerleşim bölgesindeki(o tepedeki kocaman binalar) kalacak.
zaten gemlik'in tamamını taşımak imkansız. 150 bin nüfuslu koca bir ilçe...
neyse, biz madalyonun diğer yüzüne bakacağız.
son 4-5 senedir istanbul'dan gelip gemlik, orhangazi ve iznik'te arsa toplayan binlerce kişi var.
bu bölgedeki arsa ve zeytinlik fiyatları 3'e, 4'e katladı.
çünkü gemlik ve çevresi, yapılan otoyol ve osmangazi köprüsü ile birlikte istanbul'a ulaşımı fevkalade kolay, cazip bir yere dönüştü.
öyle ki, istanbul'dan gemlik ve orhangazi'ye gelmek, istanbul'dan yalova'ya gelmekten daha kolay artık.
istanbul artık doldu, yeni inşaatları, yeni nüfusu kaldıracak yer yok. altyapı yok artık istanbul'da.
izmit ve yakın çevresi de doldu, tekirdağ ve yakın çevresi doldu, hatta adapazarı ve yakın çevresi doldu.
şimdi sıra gemlik-orhangazi ve iznik'te.
bu 3 ilçenin 2023'teki toplam nüfusu 1.5 milyon olacak.
bursa'nın ilçeleri ile birlikte 2023'teki nüfusu 6 milyon olacak.
artık bursa ve çevresi de nüfus yoğunluğunu taşıyamıyor.
bursa, istanbul gibi batmaya da önce gemlik ve çevresinden başlatılacak.
ve gemlik...
sanayisi ile, serbest bölgesi ile, 3 ayrı uluslararası limanı ile yıllardır buna hazırlanıyordu.
şimdi eski gemlik deprem riski taşıdığı için yıkılacak.
o yıkılan eski gemlik'e 15-20 katlı yeni binalar yapılıp rant sağlanacak ve istanbul'un arka bahçesi olacak...
önce o tabela kaldırıldı yıllar önce.
ben o zaman anlamıştım başımıza gelecekleri.
hoş zaten "gemlik zeytini" diye bir şey de kalmadı artık.
gemlik zeytinini akhisar'a, çukurova'ya, hatay'a, antep'e, harran ovasına ve hatta kahramanmaraş'a götürdüler, artık bildiğin gemlik zeytini gemlik'te değil, buralarda yetişiyor...
burası neresi diye soran olursa da, amerikalıların radar üssüydü, menderes vermişti, oraya mustafa kemal'in imzasını mühür gibi attılar dersiniz. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2029224/+
Eskiden girişinde “birazdan denizi göreceksiniz, şaşırmayınız.” Tarzı bir cümle yazardı. Çocukken bildiğim halde o yazıyı görünce heyecanlanırdım. Gemlik lisesi harika gelirdi hep bana.
Son gidişimde kaldırmışlardı o yazıyı, üzülmüştüm. Çocukken hep Gemlik’te yaşama hayalleri kurardım, ama hayallerindeki şehrin de betonlaştırınız görmek hayallerimi değiştirdi. Nerede kaldı o zeytin kokan şehir?
70'li ve 80'li yıllarda bizim gemlik'te cezaevinde yatmayan adama kız vermezlerdi.
bu çok önemli bir kriterdi, hatta iki arkadaş bu sebepten birbirini vurmuş ama şikayetçi olmamışlardı, hakim kızıp ikisini de hapse atmıştı.
neyse, dün de bir genç eniştesine kızmış, tıra binmiş ve eniştesinin olduğu kahveye bodoslama girmeye çalışmış, giremeyince de hızını alamayıp çevredeki bütün araçların üzerinden geçmiş.
ne yazık ki 2 yaralı var. http://www.milliyet.com.t...m&utm_content=2497074
gemlik'te sıradan bir gün işte.
serbest bölge, sanayi, liman ve yol üzeri olduğu için 5 kişiden birinde tır var burada.
burada adam vurulmayan, kavga olmayan tek bir gün olmaz. bu arkadaş gemlik çılgınlıklarına yeni bir soluk getirdi.
şimdi takip edin üç vakte kadar başka biri, başka bir tırla bunun aynısını yapmaya çalışacaktır.
küçüklüğümde benim için ayrı bir yer ve ayrı hayal kırıklıkları taşıyan yer. istanbul'dan ailemle arabayla gelirken sürekli "ne zaman varacağız gemliğe" diyebilen küçük guilt and regret, gemliğe geldiğini ancak gemlik sapağındaki marlboro man'i gördüğünde hatırlardı. zeytinci vedat'ın yanındaki anneannesinin evine girdiği zaman kapıyı açan bir zamanlar dedesiydi. hiç bir zaman boşalmayan bir park vardı kordonda. fütursuzca koşturup kayalıklara çıkan, ilk özgürlüklerini yaşayan ikinci eviydi gemlik onun. akrabaları bağlayan bir bütünlük vardı o ilçede. küçükken daha bütündü her şey onun gözünde. daha sonra sayılar azaldı. gemlik-kumla arasındaki yol tepilmez oldu bir daha. büyüdükçe yok oldu her şey. niceleri gömüldü sonra. kordondaki park da yıkılmıştı zaten çoktan. eskisi gibi çocuklar görememek üzdü onu. gemlik sanki değişmişti. değişen belki sadece gemlik değildi.
(bkz: bir anı defteri olarak sözlük)
harika bir coğrafi konuma sahip olan atadan deden yerlisi olduğum, mamafih günümüzde nüfusunun büyük çoğunluğunu artık mançurya göçmenlerinin oluşturduğu talihsiz kasaba. zeytincilik bile artık erzurumluların eline geçmiştir. mardinliler köşe başlarında midye satarlar.
Gemlik Körfezi'ne yaklaştıkları sırada otomobili kullanan Müjdat Gezen, yanında oturan arkadaşı aziz nesin'i uyarır.
-"Önümüzdeki tepeyi aşınca denizi göreceksin. Sakın şaşırma."
Buna rağmen tepeyi geçince Aziz Nesin denizi gösterip "Aaaa! Deniz..." der.
yazdığı şiirle Müjdat Gezen'i uyaran kişi de Orhan Veli'den başkası değildir...
çocukluğumda körfezinde yüzdüğüm kent. 15-16 yıl önceden söz ediyorum.
akrabalarım yaşar burada (açık adres vermeyeceğim). hatta bir dönem babam da burada yaşamıştır.
çocukluğumdan beri arada sırada gittiğim için izlenimlerimi yazabilirim sanırım;
eski kentin bir bölümü çingene mahallesidir. bu bölüm tam da kumla'ya giden araçların güzergâhıdır. kentlerarası yolun daracık mahalle arası sokaklardan geçmesi de ayrı konu. sonradan orhangazi tarafından kumla yoluna bağlantı yaptılar neyse ki.
yaşamımda gurmesi olduğumu iddia edebileceğim tek şey olan zeytinin en güzeli burada bulunur. sağolsun durumu bilen akrabalar arada bir gönderirler.
kent, büyüyecek başka yeri olmadığından, kumla tarafına doğru büyümektedir. bu bölgelere sıra sıra siteler yapılmıştır ve yapılmaya da devam edilmektedir. karayolcular sitesi vardır. gidip gelirken hep dikkâtimi çeker. bu sitelerin aralarında gazino denen yapılar vardır. artık pek kalmayan gençler buralarda sosyâlleşirler.
kordon boyu denecek alanı 20 metredir. eski kentin çevresine kurulduğu körfezin neredeyse tümü limandır. ufacık kordondaki apartmanların altları hep meyhanedir. kentin göbeği ters tarafta kaldığında karmaşadan uzaktır. güneşli bir günde manzaraya karşı burada bira falan içilir. güzeldir.
borusan'ın fabrikası kumla yolu üzerindeki sitelerin tam karşısındadır. gece ışıkları yanar. sahte yakamozlar olur.
insanlarından söz etmek gerekirse;
son gidişimde "fakülte istemiyoruz" afişleri asılı dükkânlar vardı. ne olduğunu sorduğumda gemlik'te bir fakülte kurulmasının gündemde olduğunu söylemişlerdi. bunu istemeyecek kadar gerici ve gerizekâlı sayısı hiç de az değildi işte.
eskiden nüfusunun geneli göçmenlerden oluşurdu. göçmen kızlarının güzelliğini anlatmaya gerek görmüyorum. hatta bir dönem gemlikli bir hatunla olmuştum da. tabiî yürümedi. o kadar angutun arasında büyüyünce yobazlık iliklere işliyor.
böyleyken böyle işte sözlük. iyi oldu aklıma getirdiğin. baharda gideyim fırsat olursa. ellerini öpmem gerkenler var. daha zeytin falan alacağız.