gelme sakın perişan olacağım

entry1 galeri0
    ?.
  1. türkan ildeniz şiirinin ismidir.

    Öfkemin gülleridir, yağmura döner yüzünü
    küsüp senin güneşine
    içilecek bir kadeh schnaps'unu
    yarım bıraktım
    Gelme.

    Gölgeni yıkma yoluma
    bocalıyorum
    Kasırgalar yaratma öyle çılgınca
    Korkulu soluklarda geniş olmak kim
    Yaşadıkça yaklaşırım sandım - oysa
    suyun ateşle uyumsuzluğu gibisin
    Kopabilir desem en ince yerinde
    Geçmişe uyanan gözlerinin
    Ateş gemilerini bir bu ürkütür
    Şimdi uzaktan gülüp geçtiğim

    Şimdi
    uzaktan
    gülüp geçtiğim
    Ne mi çıkar güneş tutulmasından
    Nasıl mı çocukluğum
    Ben o zamanlar da böyle üşürdüm
    Evlerde katı yönetimli kuklalar
    çatışmalara hazırlar saygımı
    Beklediğim günlere daha ne kadar
    Anlatılmaz umutlara merhaba
    Hatırlatma bütün onları ve onları
    Benzer benim çektiklerim
    Peygamber Yusufa

    Bir anda çağrışımlar yok edince zamanı
    Uzaklaştıkça ölçülere vurması kolaylaşan
    Nasıl mı çocukluğum
    Geçti mi çocukluğum
    Çocukluğum mu - hiç yaşamadığım
    Bırakır her yerde kendini hüzne
    Unutmak pazarında en pahalı
    Buyruklar - buyruklar - buyruklar
    buyruklar - itirazsız - hep baş üzre
    Düşünmekti ezen gözlerimi yük
    yanlıştı yanlış şu benim korkularım
    ürkerek birer mum gibi
    yöresi sönük.

    Ve bir gün
    yürüdüğünü her şeyin
    Ve bir gün
    eh işte nasılsa
    korkularımı bilinçle kovdum
    Dur dediler dinlemedim
    Koştum
    isyanım onlara oh ola.

    Belki özüm orda diye
    ille de istanbul dersen
    Hırçın bir deniz bulacaksın kıyıda
    Sonra çok bunalıma itecek seni
    karanlığa kurşunla yazılan teoriler
    ve gölgelerin saygısız büyüklüğü
    aslına oranla
    Gerekirse açıp bütün köprüleri
    Yılma, yüklen şiirlere
    Gücün Kartaca.

    Kesin ayrılıklara yeni çiçek serpmek
    en duygulu serüveni yaşarken
    güneşi güldürse de arada bir
    buzulları çözmeye yetmez
    Ağusunu yüreğime akıtan aşkından
    yeni kavuştum kendime
    yine ayırma
    Geçitlerde yol vermez yabanlar
    Derim ki kimse aramadı böylesine
    kendini bulmak için
    benim kadar.

    Benim kadar hiç kimse
    öyle ülke ülke dolaşıp...
    Uzun da olsa yollar ne çıkar
    sabrımı almışım yedeğime
    Ne çıkar uzatsa anılar
    ahtapot kollarını
    Varsayıp her şeyi hiçbir şeye
    Giderim doğacak günlere.

    Sen yine eskiden olduğu gibi
    Zenci mızrakları havayı yırtarken
    Tam tamına katıksız
    Malraux'yu mu okuyorsun akşam üzerleri
    Bağ bozumu türküler yakılan
    o sancılı günlerinde dört mevsim
    - Hayli yakın eskidikçe onlar bana -
    Ateşleri yak da öyle oku
    Çünkü fenerini elinden alıyorlar
    Diyojenin.

    Geciken bir şey var güz sularında
    Bilmesem bahar belki diyeceğim
    Artık hiç olmadık yerlerdeyim senden uzak
    Söyleyemeden o çok ezberlediğimi
    Düşüncenin yorulduğu yerden
    Acıyla bıraktığım o köşeye
    yeniden dönmek mi
    istemem bırak
    - Çoğalan acılara yeni direnç nerede -
    Oz şiirlerin Tanrısal havasında
    Gelmesin eski aşklar
    Yeni saltanatıyla.

    Gelme sakın perişan olacağım..
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük