resmen bütün kötülüklerin anasıdır. şimdi bu konuyu küçük bir şehirden başlatarak açalım. a şehrindeki gelir dağılımı adaletsizliğine göz atalım. küçük bir şehir bile gelir dağılımındaki adaletsizlikler nedeniyle farklı farklı muhitlere bölünmüştür. bu muhitlerde benzer gelir seviyelerinden insanlar otururlar. şehrin bir yakasında gelir seviyesi düşük insanlar yer alırken bir yakasında orta sınıf diğer bir yakasında ise gelir seviyesi olarak üstte olan kesim yer alır. burdan devam ettiğimizde bu şehirde üst gelir seviyesindeki bölgeden düşük gelir seviyesindeki bölgeye doğru eğitimdeki başarı trendi düşer. çünkü her ne kadar zeka ve çalışkanlık faktörü önemli olsa da alınan özel ders, gönderilen eğitim kurumu öğrenci için fark yaratmaktadır. ve bu da ileri dönemlerde yine gelir dağılımındaki adaletsizliğe yol açarak sermayenin aynı ailelerde aynı ellerde kalmasına yol açacaktır. bu döngüden sıyrılan veya ayağı takılıp düşük gelir seviyelerine düşen aileler, kişiler illa olacaktır. mesela diş hekimi olup geliri yükselen bir gencin bu sefer çocuğu bu fırsatlardan yararlanacak ve bu böyle gidecektir. diş hekimi demişken bir hekim ayda 50000 lira kazanabiliyor mesela. dikkat ettiyseniz orada dört sıfır var üç değil. hadi 50000 uçuk bir sayı olduysa oraya en kötüsünden 20000 yazalım. uzmanlığını vermiş bir hekim olsun bu. bu kişinin eşinin de hekim olma ihtimali zaten yüksek ama bunu görmesek de olur. aylık 200000 lira giren evin çocuğu ile aylık 1300 lira giren evin çocuğunun beslenme, eğitim, sağlık koşulları hakkında ne söyleyebiliriz ?
şimdi bu küçük şehrimizi bırakıp ülkesel düşünelim. ülkedeki büyük bir şehir olan b şehrini ele alalım. b şehri iş imkanları nedeniyle göç alacaktır. ve bu göçü aldığı şehirlerden biri az önce ele aldığımız a şehri olacaktır. a şehrinden gelen insanlar burada yine düşük gelir sınıfının oturduğu bir muhite yerleşecek ve hikayesini buradan yeniden başlatacaktır. bu şekilde göçler b şehrinin öncelikle demografik yapısını bozacaktır. daha sonra kentleşme problemleri, trafik, kirlilik, tehlikeli muhitlerin oluşması, bu muhitlerde oluşan alt kültür, bunlarla yaygınlaşan dışlanmışlık hissi, uyuşturucu kullanımı gibi sorunlar ise devamında gelecektir.
bunların dışında insanca, adaletli şekilde yaşayamamaktır bu. bir çocuk evinde sıcacık yatağında tabletten çizgi filmini izleyip keyif yaparken diğer çocuğun üşümesidir efendiler. bir taraf tokken diğer tarafın aç kalmasıdır. yukarıdaki iki paragrafı okumadan sadece iki satırda da anlatılabilir.
tüm dünyanın başına, çok büyük belalar açacak olan adaletsizliktir. bir araştırmaya göre, dünya servetinin yarısı %1'lik bir kesimin elindeymis, tek kelimeyle yuh!.