senin için çok şey söyledileeeeer,
ondan sana yaaar olmaaaaz dedileeeer.
derler, derler.
en sevdiği iştir bizim insanımızın; burada bir paragraf açacağım, açıyorum, açtım: (bizim derken; hani türk, kürt, laz, çerkez... demek istiyorum yani.) karalamak, onun gibi olmayanı yok saymak. ve yazıktır ki bu her ortamda böyledir. bir türlü birbirimizi yemeden afedersin, duramayız.
şu sözlüklerde yazan inasanlar ne kadar sanalsa yazılanlar o kadar gerçeklik taşıyor görüyorum ki. şimdi sen sanalın da sanalı, trollden trojenliğe geçmiş bir adamın yazdıklarını bayıla bayıla okuyorsun da asabiliyorsun kulağına küpe niyetine. ya da ne bileyim özü sözü yerinde adamın yazdıkları da sıfır kalıyor solda. bunun gibi bir şey işte işin içine girersen. zaten klavye ve monitör arkasına geçen adem evladı her an, "bir pundunu bulsam da birine saldırsam" diye hali hazırda bekler iken, bir de bu trollcanlar vs adamlar ** durumu ortaya çıkıyor. ardından tepkime hızla diğer adımları da geçip zincirleme şekilde ulaşıyor nihayete. nedir bu nihayet; tabii ki gruplaşma. mini mini çetelerimiz oluyor sonra. bunların lider belledikleri kişiler ağa pozisyonunda tabii, diğerkiler de işte yamak hesabı, herhangi bir durumda bölgeye tampon hizmeti.
herhangi durum kısmını açalım biraz da; "çıkışta bekle lan geliyorum" durumlarının çok çok gerilerde kaldığını düşünürsek, sevgili yazarların elinde bir tek şey kalıyor her zamanki gibi. nedir o; klavye. ve fitil biri tarafından ateşleniyor. biri nick altı yazdı mı tamam, seyreyleyin cümbüşü. iki çiğdem çitletip, eğlenceye doyun a dostlar.
olsa da yesek be.
çiğdem yani.
çekirdek yani.
yoksa çiğdem'i tanımam etmem. zaten tanısam da kesin sevmem. neyse.
başlık açtık madem tanım da yapalım; herhangi bir günün, herhangi bir saati olabilme potansiyeli ile nasıl geleneksel olduğu bilinmeyen, ama aynı zamanda belki de bu bilinmezlik sayesinde geleneksel olmayı başarmış eğlence şeysidir.
savaş la işte. zorlamayın adamı.
gün itibariyle yine patlak vermiş hadise. taraflar pek çetin. ikisi de kırılacak gibi durmuyor. son gelişmeleri almak için sol frame e bağlanıyoruz.
çekirdekler ve mısırlar hazırsa izlemeye devam.
arasıra şahit olduğumuz savaşlardır. önce biri diğerine laf atar, sonra diğeri ona. bahsi geçen iki yazarın nicki sol framede tahterevalli misali boy gösterir, mısır alıp izlenmelidir..
kimisine su savaşı demenin daha soğru olacağı****, ancak kimi zaman, gerçekten izleyenleri de geren, çoğu zaman dışarıdan gereksiz görünen, tarafların nickaltı girisi yoluyla laf sokma eylemleridir.
çok yorar insanı... * nickaltına yazılan kişi için sözlükten soğuma nedenlerinden biridir. bazen derler ki kavga çıksa da izlesek... elinde çayı, kahvesiyle kıkır kıkır gülerek izlemekten keyif alır.