yapılmaması gereken bir davranıştır. insan düşüncelerinin ürünüdür. eğer iyi şeyler olacağını düşünürseniz gerçekten iyi şeyler yaşarsınız. ancak endişe ile yaşarsanız hiç bir başarı elde edemeyeceğiniz gibi, yapabileceğiniz şeyleri de yapamazsınız. misal, okulda "iş bulamayacağız" diyen bir çok arkadaşım hala* iş arıyorlar. iş bulamamayı aklından bile geçirmeyen kişiler ise* daha okuldan mezun olmadan iş buldular. tesadüf mü? bence değil.
ülkemizin içinde bulundugu şartlara bakılarak ve toplum yapısı,aile yapısı,şiddet vb gibi bir çok neden ile birlikte, öss,yeterli düzeyde egitim olanaklarının olmaması,iyi bir çalışma şartlartının olmaması(istisnalar hariç), az gelir ile yaşamak ve iyi şartlar altında yaşayamamanın sonucunda insanda oluşabilecek bir durumdur...
üniversiteyi bitirip iş aramaya başlandığında kalifiye işsizlerin çok olduğunu ve hayalini kurduğumuz işi bulamamamız sonucu ortaya çıkan can sıkıcı durum. çoğu gencin de ortak kaderi maalesef.
kendine inanmamaktır esasında.uzun süreli olmaması hayırlıdır.ama bazen insan öyle kötü şeyler düşünür ki kafasının içinde herşeyi daha da zorlaştırır.esasında herşeyin kafada fazla büyütülmesidir.çünkü herşeyin bir alternatifi bulunmaktadır.iş bulamama ve benzeri sıkıntıların sebebi paradır ve para kazanmak için illa işe girmek değil de ufak çapta bir iş başlatmak ve bunu büyütmek ayrıca parayı nasıl çevireceğini bilmek yeterlidir.onun dışındaki konularda ise umutsuzluk zaten olmamalıdır.çünkü bu sorun dışındaki bütün sorunlar öyle ya da böyle eninde sonunda çözülmektedir.yeter ki uğraşılsın.uğraşılmadığı sürece hiç umudunuz olmaz.
neredeyse her üniversite öğrencisinin geleceğinden endişe duyduğu dönemlerde düşünsel ve psikolojik olarak hayatın zor olduğuna ilişkin karamsarlığa düşmesi durumu.
eğer üniversite son sınıf öğrencisiyseniz, okulunuzun bitmesine 1 ay kalmışsa ve aslında okulun size hiç birşey katmadığı kafanıza dank etmişse, şimdi artık uğraşacak bir şeyin de kalmadığı, her yazın oflayıp puflayarak yaptıracağınız bir ders kaydı ya da o nefret ettiğiniz vizelerinde nihayet sona erdiği ve tam ortada amaçsız ve bomboş ellerinizle durup şimdi ben napıcam dediğiniz andır!
toplumların gelecek endişesi, insanlık tarihi kadar eski bir kavramdır. tarih öncesi toplumlar bile 'ne olacak bu gençliğin hali?' diye kara kara düşünmüşlerdir. her dönem geleceği kendi parametreleri ile değerlendirmeye kalkınca bu durum kaçınılmaz olur.bireylerin gelecek endişesi yerinde bir kaygı olsa da her yeni gün yeni ümitlerle doğar. buna inanmak ve şu kısa hayatı kendine zehir etmemek gerekir.
telaşa kapılmaması gereken bir durum. ne de olsa allah babamız bizi düşünür de mi yani. bir yerden işi bulur sen bir boktan anlamazsan bile. nasıl olsa milli piyangoyu sana çıkartacaktır hiç korkma canım kardeşim. olmadı hiç umudun yok suçun günahın yokken içkili bir öküzün arabasının altında can verirsin. sonra arkandan tek kelime kader derler.
hangisi gerek biri söylesin..
bugün yaşadığım durum.. ne kadar kötü düşünüyor insanlar... iyilik almış başını gitmiş, yakalamaları çok zor.. allah akıl fikir ve vicdan ihsan eylesin herkese ne diyebilirim ki..