Kimin bu hüzün? Benimse eğer neden içim titriyor hep? Seninse eğer ne işi var bende? Gel bir gece yarısı, al hüznünü. Gel geceye bile söylersem namerdim, gel.
“..sonra çay içeriz. şansımız varsa yağmur da yağar. damlalara huzur yüklemece oynarız. benim damlam seninkini alnından öper. güzel şeyler olur. belki aşk bizi sever. sen gel bence.”
Dün akşam nicki lazım değil yüz kere silinip yüz kere gelen abazan bir sapığımızın özelden bana yapıp durduğu çağrı.
Onca gel gel dedikten sonra "kız değilim erkeğim" dediğim zaman "zaten ben kimseye gel demem, bu konuda çok netim" diye 180 derece çark etmesi gece gece ne güldürdü be.
Biz bir yalan mıydık?
Sözde mi aynıydık?
Aldatmayı öğrendik
Şeytanlara göz kırptık.
Battı mı rahat bize?
Açta açıkta kaldık.
Kimsede günah arama,
ipi boynumuza sardık.
Ellerimiz ısıtsa,
Gözlerimiz konuşsa,
Yine eskisi gibi,
Nefesler bir olsa.
Ellerimiz ısıtsa,
Gözlerimiz konuşsa,
Yine eskisi gibi,
Gel
Kafamı bozmadan gel
Tut elimi korkmadan
Oyunu bozma vakti artık
Bu son el
Kafamı bozmadan gel
Tut elimi düşmeden
Kaderine kafa tut gel
Bu son el.
Biz hep farklıydık
Hep farkındaydık,
Yürümez böyle dediler,
işte o gün yandık.
Sözlerini dinledik,
Dizginleri verdik,
Dost dediklerimizin,
Oyunlarına geldik. (Oyunlarına geldik)
Gel,
Kafamı bozmadan gel.
Tut elimi korkmadan,
Oyunu bozma vakti artık.
Bu son el
Kafamı bozmadan gel
Tut elimi düşmeden
Kaderine kafa tut gel
Bu son el
Gel,
Kafamı bozmadan gel.
Tut elimi korkmadan,
Oyunu bozma vakti artık.
Bu son el.
Kafamı bozmadan gel,
Tut elimi düşmeden,
Kaderine kafa tut gel.
Bu son el.
Kafamı bozmadan gel.
Tut elimi korkmadan,
Oyunu bozma vakti artık.
Bu son el.
Kafamı bozmadan gel.
Tut elimi düşmeden,
Kaderine kafa tut gel.
Bu son el.