gecenin bir yarısı ne yesem ne yesem diye bir ileri bir geri güvercinler gibi dengesizce dolanan insandır.
-bu insan ki mutfakla oturma odası arasında yoğun bir gel git trafiği yapar.
-bu insan ki buzdolabının kapağını açıp içi sanki buzhane hangarı misali genişmiş gibi 5 dk bakar durur.
-bu insan ki arabaya atlayıp sırf abur cubur için açık market arayacak kadar psikopata bağlamıştır.
-ama aslında bu insanın canı her şeyden önce annelerin küçük çocukların tutarsız isteklerine verdiği kısa cevap gibi ''iyi bir dayak'' çekmiştir.
aç'a not: sevgili aç, gecenin bir yarısı midesi vırıldayan, pancar motoru gibi guruldayan, illede şunu isterim diye zırıldayan güzel insan! eğer gece gece abur cubur yiyesin geldiyse yat uyu canım benim. yoksa ya mutfağı dağıtırsın yarına iş çıkar ya da aradığın şeyi bulamazsın mutfakta kafan atar. uyumak kesin çözüm. yarın giderirsin oburluğunu... tecrübeyle sabit bak güven bana...
Çekmemesi en iyisi...ama illaki çektiyse, çaresiz gerekenin yapılacağı güç bir durum. Canın çektiği her ne ise mutfakta olmayan bir şeyse kafaya takılan büyük dert ama olması da o saatte mideye dert.
