geride kalan günün ardından, yapılanları, yapılacakları kısacası ayrıntıları gözden geçirme eğilimidir. bazen adamın ağzına sıçar. gereksiz şeyler, alakasız olaylarla daldan dala süregelir. bir anda çıkmazda bulabilirsin kendini. berbat bir şeydir durum böyle olunca. tek tesellisi vicdan çizgisideki rahatlık hissidir.
ayrıca; yatarken ve sıçarken düşünülenlerden tek farkı duygusal yanının ağır basmasıdır. böyle durumlarda dünyayı kurtarmanın peşine düşmemek lazım. o zaman iyice boka sarıyor.
bilincin yerini bilinç altına bırakmasından dolayı yaşanan durumdur.bu yüzden genellikle sanatçılar bir şeyler karalamayı ya da bir iki fırça darbesini geceye bırakırlar.bu arada bir şey fark ettim.ben bu cümleden iki önceki cümleyi "bu yüzden özellikle sanatçılar bir şeyler karalamayı ya da bir iki fırça darbesini geceye bırakırlar" diye kursam kimse bir şey diyemezdi.ama birisinde değişik meslek dallarından farklı olarak sanatçıları kastetmişken , diğerinde sanatçıların hepsi olmasa da çoğu anlamını ön plana taşımış olacaktım.mesela bunu gündüz düşünemezdim.neyse ben yatayım.
genelde gelişi pek anlaşilmaz. sen düşüncelere dalıp çıktıntan sonra farkedersin durumu,ne oldugunu anlamazsın bile. işte o an da insanın aklında şu soru oluşur "ben ne yapiyodum lan."
genelde saçma sapan düşünceler geçer insanın aklından. şöyle anlatayım.
bir kaç gün önce düşündüm. bu dünyada yaklaşık olarak 8milyar kadar insan var ve yine yaklaşık olarak 3milyar kadar ev. 3 milyar ev olduğuna göre yaklaşık olarak 6-7 milyar kadar da balkon vardır ve bütün balkonlarda birer ısıtıcı olduğunu düşünürsek(hepsi aynı anda açık), bu soğuk havalar ısınır mı ?
çok korkunç durumlar düşünülebilir. sessizliğin her an bozulacağı korkusuyla tedirgin olunur. kapıyı açıp mutfağa gidip su içmeye bile korkar mı insan yahu?