ellerin, ellerin ve parmakların
bir nar çiçeğini eziyor gibi
ellerinden belli oluyor bir kadın,
denizin dibinde geziyor gibi
ellerin ellerin ve parmakların.
Kalbimin Kudüs'üsün. Kudüs gibi vaad edilen, uğrunda savaşılan, elde edilen, kaybedilen, sürgün edilen, sürgünde istemekten bıkılmayan, tekrar dönülen, birçok hayattan vazgeçilen, uzlaşılan, uzlaşarak çok yaşanmayan tekrar savaşılan, her zaman her yerde hep arzu edilen ama hiç sahip olunamayan, içinde duvarlar örülen, ağlanılan, gözyaşıyla var olan, paylaşılan, paylaştıkça savaşılan Kudüs gibisin. Kudüsün yaşayanları gibi ne mutluyum ne mutsuz, ne vazgeçiyorum ne sahip olabiliyorum. Ne ölüyorum ne yaşıyorum. Ne seni paylaşmayı göze alabiliyorum, ne de seni herkesten sakınabiliyorum. Sen Kudüs gibi güzelsin, ben Kudüs gibi yorgunum...
sessizce oturabilir miyiz seninle
aramızda yaprakların hışırtısıyla
ve çiçeklerin bahara merhaba diyişinde
başka bir ses olmadan
beni sessiz de sevebilir misin?