kahvaltıyı 18 de akşam yemeğini 23 te yiyen benim gibi insanların gece 04 sularında kalmış oloması kuvvetle muhtemel olaydır...saat bazında çeşitli türevleride olabilmektedir.
1. paket makarna (bkz: tercihen spagetti)
2. telfon,emaye yahut çelik tencere
3. yeteri miktar çeşme suyu
4. 1.5 yemek kaşığı tuz
5. domates veya biber salçası
6. tereyağı
7. süzgeç
8. ısı kaynağını da unutmamak gereki
daha iyi seçeneği söylüyorum.
Saat 02:30 civarı anne ayaktadır.
Bütün masumlukla anne
- kesme makarna yaparmısın canım çekti
-oğlum manyakmısın bu saatte ne makarna kesmesi
-anne düşün ki sabaha öleceğim bu senden son isteğim ama sen yapmıyorsun
-yirmi dakikaya hazır olum
akşam 6 civarında yemek yiyip geç yatanların mutlaka karşılaştığı durumdur. basit yemeklere rağmen günün en lezzetli öğünü olur. arada bir yapıyorsanız problem yoktur ama durum hergece böyleyse, yakın gelecekte obez olmanız kuvvetle muhtemeldir.
gecenin bir vakti anneyi ya kızarsa diye uyandırmaya korkmak ve televizyon başında sürekli zap yapmaya sebebiyet verir.en sonunda sıkılarak ''belki bir şey bulurum''umuduyla mutfağa doğru yol alınır,buzdolabın kapısını açtıktan sonra uzun uzun süzülür birşey bulunamaz.hiç bir şey bulamamanın moral bozukluğu ve can sıkıntısıyla mutfakta hiç açmadığımız çekmeceleri karıştırmaya,önümüze çıkan herşeyi incelemeye koyuluruz.bu arada uzun uzun düşünmelere ve kendimize kızmaya başlarız.artık bu saatten sonra önümüzde iki seçenek vardır ya anneniz sizin bişeyler bulabilme umuduyla orayı burayı karıştırdığınız anda çıkardığınız gürültüden uyanır ve size idare edecek bişeyler hazırlar yada ''başka çarem yok uyuyayım bari'' diyerek yatağa doğru yol almanız ve sabaha kadar kıvranmanız ile sonuçlanabilir.eğer çok şanslı ve ekonomik durumunuz iyiyse dolapta bir pastayla karşılaşabilir ve dünyanın en mutlu insanı olabilirsiniz.bu arada uyandırmaya korktuğunuz anneniz sizin pastaya elinizi atar atmaz uyanabilme olasılığı da yüksektir.
