bünyede büyük şaşkınlık ve üzüntüye sebep olan hadise.
adamın evi asgari yaşam şartlarını bile sağlamıyor,
muhtelemen kendisi de asgari ücretli veya yevmiyeci olarak çalışıyor,
muhtemelen yaşam standardı da evi düzeyinde,
ama evinin damından dev bir erdoğan posteri sarkıyor.
bu nasıl bir kandırılmışlıktır anlam vermek güç. bu adam 12 yıldır bu ülkenin başında ve sana 12 yıldaki katkısı derme çatma, muhtemelen kiralık bir evimsi ve sen hala çılgınlar gibi ona destek veriyorsun. *
sayın başbakanımızın gönüllere nasıl taht kurduğunu göstermektedir, evinde yiyecek ekmek bulunmayan ve ezilen vatandaşımızdaki sevgi çok büyük bir sevgidir.
açık konuşmak gerekirse erdoğan gecekonduda yaşayanların hayat şartlarını bir nebze olsun düzeltti. eskiye nazaran çok daha rahatlar. belediyelerden kömür, makarna, yağ vs geliyor. yeşil kartları çıkıyor. sağlık hizmetlerini sorunsuz alabiliyorlar. ben de olsam ben de destek veririm. zaten erdoğan'ın bu kadar destek görme sebeplerinden en önemlisi bu. eğitime, okumuş insana oynamıyor akp. onlar nasılsa kazanır, kimseye minnet etmezler. ama elinden fazla iş gelmeyen, muhtaç insana en ufak bir yardımda bulunsan bile minnet duygusuyla o insanlar sana bağlanır. o yüzden de 100 kutu makarnayla bile oyunu alamayacağı okumuş kesimi her zaman aşağılayıp cahil kesimi ve cehaleti yüceltiyor akp. 100 kutu makarnayla da 100 oy alıyor. ticari zeka.
sorun bu rüzgarı görememek. önlemini alamamak. bizim muhalefetimizin içler acısı durumu bu.
