ah mirim ah "gece midir insanı hüzünlendiren, Yoksa insan mıdır hüzünlenmek için geceyi bekleyen? Gece midir seni bana düşündüren, Yoksa ben miyim seni düşünmek için geceyi bekleyen?"
Yapılan her işi daha kaliteli hale getiren zaman dilimi. Uykudan tut yediğin yemeğe içtiğin sigaradan tut izlediğin filme kadar her şey daha bir iyi geliyor insana. En azından bana.
Şu sıralar biraz uykusuz geçen günün karanlık kısmı.
Nedendir bilmem geceleri duygu ve düşüncelerim cok daha derinleşiyor. Gündüz gülüp geçtiğim basit bi sey gece saatlerce kafami kurcaliyor. Daha cok özlüyorum. Daha cok seviyorum. Daha cok nefret ediyorum.
Sanirim birazda kendinle başbaşa kalmaktan dolayi ortaya çıkan bir durum. Gündüzün kalabalığı,gürültüsü, yanındaki insanlar, görüntüler sesler yokken kendiyle başbaşa kalıyor insan. Dısaridan hicbir etken olmadan gerçek düşünceleri ve hisleriyle. Ancak o zaman kavrayabiliyor bazı seyleri.
Bir yalnızlık kabusudur.Kafanın içinde bir sürü anı, cehenneme çeviriyor ve siz orada yaşıyorsunuz gecenin cehennemin ta ortasında.
Sevdiklerimiz sağ olsun.
Günün en dingin saat dilimi. Bu dinginliğinin altında düşünceler tufanına kapılıp gidilse dahi gerçekler eşiğinin sahibi.
Insanlar konuşmuyor, karanlıkta kimse görünmüyor, sadece duymak istenilen duyuluyor.
Bir akıntı bu; 21 aralık'ta uyuşturup giden.
Yapacak her şeyin bittiği ve insanın kendiyle başbaşa kaldığı zaman dilimidir.
Düşüncelere dalar, kendinle daha çok hesaplaşırsın. Ama hiçbir şey değişmez. Ve gecenin insana sunduğu hayatın tüm dertlerinden arınabileceğin, bilincini de kapatıp kaçabilceğin bir sığınağın vardır; uyku. Daha ne olsun?
Severim.
en asil duyguların yaşandığı zaman dilimi falan filan hede hüde.
bütün bu sözlerin arkasında aslında uyku problemleri vardır ama insanlar gece uyumamayı marifet gibi yansıtırlar.