Ne kadar da çoklar, keşke onları yakından görebilsem dedirtir.
Çünkü dünyadan baktığınızda fizikte anlatılan ateş topları değildir yıldızlar.
Onlar sizi sonsuzluğa çeken kapılardır, bir şiirin en vurucu cümlesinin baş kahramanlarıdır.
Herkes uyuduktan sonra balkona çıkıp gökyüzüne bakmaktan boynum ağırıncaya kadar yaptığım aktivite . Öneririm kafanızı rahatlatır . Belki aynı anda sizin baktığınız yıldıza bakan birileri daha vardır .
Anlamsızdır. Hangi birine bakıcan çelişkisidir, bahsedildiği gibi huzur vermez sadece odaklandığın için uykun gelir ve huzur olarak algılanır. Teşekkürler.
Köy dediğimiz yer bu iş için en uygun mekan. Bir de hamak varsa yakınlarda ve hafif bir rüzgar da esiyorsa. Daha ne için üzülebilir ki insan?
Şehirlerdeyse durum biraz farklı. Şehrin ışıklarından gökyüzü simsiyahtır. Siz de şehrin ışıltılarını yıldız sayar, dört köşeli pencerenizden hafif bir rüzgar eşliğinde izlersiniz bir bir yeryüzüne inmiş yıldızları.
Ne severim ama bu aşırı sevgi beni üniversitede kaldığım yurttan attırıyordu az daha yıldızları izlemek için yurdun çatısına çıktım bir arkadaşıma da ısrar edip ikna ettim benimle çatıya çıkması için gece iki çıktık biz çatıda yıldızları seyrediyoruz kameradan güvenlik bizi görmüş ve yanlış anlamış erkek yurduna geçiyoruz sanmış yıldızları seyredisim arkadaşımın güvenlik geliyor demesiyle yarim kaldı içeri nasıl atladık pencereden hatırlamıyorum bile sabaha kadar erkek yurdunda iki kız aradılar biz odada bizi bulmasınlar diye dua ederken kapı çaldı güvenlikler bizi alıp müdürün odasına götürdüler kameralar da gayet hoşuz müdür sordu kızım delimisiniz gecenin yarısinda çatıya çıkıyorsunuz.şeyda ağlıyor yurttan atılacaz diye bende güzelce anlattım hocam kotu bir niyemiz yoktu sadece yıldızları seyretmeye ciktik.ayrica yasak olduğunu bilmiyorduk dedim müdür kızım çatıya çıkmak normal birşey değil çatıya çıkmak yasak diye tabelâmı asalım dedi.sonra anladı ki masumuz saldı bizi ama sizi birdaha çatıda gorursem atarim dedi.birdaha çıkamadık.