ülkemizde sıkça uygulanan ve kilo aldıran mücize diyettir.
önce tıka-basa doldurğunuz midenin şişkinliği sayesinde bir süre sonra helyum gazı gibi gaz çıkarmanıza neden olacağı gibi gece uykudayken horlamanında en büyük sebeplerinden biridir.
sürekli yapılması halinde mide asidini ve dengesini bozarak başta reflü olmak üzere bir takım rahatsızlıklara neden olabilir, doğrusu yemek yenildikten en az 4 saat sonra uykuya dalınmasıdır.
bir ay sonra, bacaklarda siskinlik, yanaklarin sismesi, ve gobek etrafinin yaglanmasi olarak size geri donen durumdur. acimasi yoktur, bir kere gece tikindiniz mi, kacarina filan denk gelemezsiniz; kilo alirsiniz.
şu andan itibaren bi 10 yıl sonra yapılamayacak * , ancak bugüne kadar keyif keyif yenmiş yemek türüdür. ne hikmnetse de herhangi bir başka öğünden daha lezzetli ve yenesidir. hele de uykunuz kaçtıysa, keyfiniz yettiyse, ortak çıkan da yoksa emek emek hazırlanıp yenilesi yemektir. lezizdir, nefistir, keyiftir lakin alışkanlık edinilip her akşam yapılmasa daha iyi olur yemeğidir. zaten tadına arada sırada yapıldı mı varılır.
bir de;
(bkz: boşan, semerini ye) yemeği vardır ki, konuyla alakalı olsa da daha sonraki derslerimizde işlenecektir... ****
uzun süre direnmenize rağmen en sonunda karşı koyamadığınız eylemdir. yeme esnasında ve sonrasında alınan kalorilerle birlikte üzüntü ve pişmanlık meydana gelir. kimilerinde ise tam aksine sevinç yumağı olmak için ufacık bir sebeptir.
kilo falan aldırmaz. bunca yıl her gece yarım kilo peynir, zeytin, 1 ekmek götürürüm mideye ama 1 gram kilo aldığım yok.
(bkz: çok yiyip kilo almayan insan/#9710139)
Amerikan Diyabet Cemiyetine göre erken yaşta ortaya çıkan diyabetin(şeker hastalığının) en önemli nedenidir kendileri...1 sene boyunca haftada 3 gün ''gece yemek yiyen birinde'' diyabetin yada pre-diyabetin(glukoz tölerans bozukluğu) gelişme ihtimali yüzde 80'miş..Neden diyeceksiniz ? Çünkü gece vakti organların dinlenme vaktidir..Özellikle insülini salgılayan pankreas, insülin salgısını en az gece yapmaktadır..Dolayısı ile yenen gıdalar kan şekerini(glukoz) daha fazla yükseltmekte,kan şekeri daha uzun süre yüksek olarak kalmakta ve erken faz insülin cevabı daha geç verilmektedir..Bu durum kısa vadede ''tokluk şekeri yüksekliğine'' daha sonra da ''diyabete'' neden olmaktadır..
Ayrıca sadece ''zifiri karanlıkta salgılanan'' bir hormon olan melatonin bir ''kortizol antagonisti''dir..Yani kortizolün ''gereksiz ve fazla etkisinden'' vücudu korur..Kortizol haddinden fazla kanda kalınca,pankreas ve karaciğer bu durumdan çok kötü etkilenir..Çalışma düzenleri bozulur..Bu durum da diyabet için potent bir risk faktörüdür..O yüzden yapılması gereken ''zifiri karanlıkta yani sesin,ışığın ve dış uyaranın olmadığı karanlık bir ortamda'' en az 8 saat uyumaktır..Ancak bu şekilde uyunursa, vücut yeteri kadar melatonin salgılar..melatonin de kortizolun olumsuz etkisini kompanse eder..
Özetle;
Gece uyumamanın yol açtığı melatonin eksikliği + melatonin azlığı veya yokluğu sebebiyle sistemde daha uzun süre kalan kortizolün yarattığı oksidatif stres + Pankreasın dinlenme fazında yemek yenmesi sonucu ortaya çıkan geç pankreas beta hücresi cevabı = Kısa sürede ortaya çıkan tip 1 yada tip-2 diyabet,tokluk şekeri yüksekliği,glukoz tölerans bozukluğu,metabolik sendrom veya hepatik sistem maligniteleri(kanserleri)..
