gece yarısı yağmurda müşteri bekleyen travesti

entry16 galeri0
    1.
  1. ekmek parası için her türlü zorluğa katlanan kutsal emekçi. arabayla yanından geçip korna çalan dalgacı takımına da teessüf ediyorum buradan. çalışmak suç mu ?
    tramvayın sıcak ortamında giderken camdan karşı kaldırımda gördüm geçenlerde bir tanesini. yanına şemsiye de almamış garibim. ıpıslak olmuş üstündekiler. titrek bir kedi gibiydi. o da isterdi her şeyin normal olmasını, sıcak ev ortamında kendi yuvasını kurmayı. ama hayat dediğimiz şey herkese farklı şekillerde gösteriyor kendini. onun şimdilik gördüğü istemediği ortamlarda mecburiyetin prangalarına mahkum kalmak. kimbilir belki de gün gelir düzelir her şey. güneş açar.
    4 ...
  2. 2.
  3. 3.
  4. yağmurda beklerse daha seksi olacağını düşünen travesti...
    5 ...
  5. 4.
  6. ıslanabilir, üşütüp hapşırabilir.
    2 ...
  7. 5.
  8. hiç bir şekilde etkilenmeyecek travestidir. çünkü bir çin atasözü der ki; götünü siktirerek para kazanan adama yağmur koymaz.
    4 ...
  9. 6.
  10. akşam üzeri metrobüsle elinde yeni aldığı gece kıyafetlerinin ve az evvel fönlettiği siyah peruğunun olduğu torba ile ağda yaptırmak üzere kuaföre giden normal bir erkek kılığındaki insandır. peki ben bunu nerden mi biliyorum. yanımda oturdu metrobüste, telefondaki arkadaşına dert yandı: " bu akşam yağmur var gene balık gibi olcaz." diyerek..

    ne hayatlar var yalebbim.
    2 ...
  11. 7.
  12. 8.
  13. şiddetle bastıran yağmur, katmerli bir soğuğu ta iliklerine kadar taşıyordu. yırtık şemsiyesinin kaçırdığı her yağmur tanesi erken doğumu oluyordu acılarının. yoldan geçen arabaların sıçrattığı sular, izdüşümüydü kaderinin, yüzünde beliren. ana kucağı gibi sıcak evinde uzanmak varken kalabalıklar arasında düşler kurmak zorundaydı. yaşamak zorunluydu. yaşamak için de çalışmak. uzaktan beliren her far ışığı, umut oluyordu bir nebze. umut, istanbul'u aklına düşüren de, onu istanbul'a düşüren de. şaşırdı. "hayat garip" dedi, sessizce. daha sözünü bitirmeden yanına yaklaşan bej renkli broadway'a, pazarlık ettikten sonra binip gitti. nereye? kendini siktirmeye.

    travestilik, tercih meselesi dahilinde bir değerlendirmeye tabi tutulamaz. çaresizlik de değildir. zira, her çaresizlik travesti olmayı gerektirseydi, muhabbet edecek arkadaş bulamazdık.

    + selim abi, sen?
    - söyle ulan n'oldu?
    + tamam abi, yok birşey.
    - söylesene ulan delirtme adamı
    + abi sen veriyormuşsun
    - heee, mecbur kaldım be abi
    + abi neden bana demedin
    - utandım be, amına koyim
    + abi kaça veriyorsun?
    3 ...
  14. 9.
  15. ayakları ıslak ve kokuşmuş
    burnu sümüklü
    onu arabasına alanın erkeklikten men edilmesi gereken belirteç şahıstır.

    zira erkeklerin gerçek erkekleri ayırt etmesi için böyle bir dernek kurup travestileri de dedektör niyetine kullanması lazım bence. iyi fikir...
    3 ...
  16. 10.
  17. 11.
  18. biraz daha bekler... günümüzde er kişi, kendi işini kendi halletmeye çalışıyor malum;

    (bkz: kendi penisini götüne sokmaya çalışan erkek),

    (bkz: kendi penisini yalamaya çalışan erkek)

    ancak çalışıp başaramayınca, geleceklerdir... *
    1 ...
  19. 12.
  20. yolda yayan vaziyette karşılaşıldıysa, götüm götüm geri kaçılması gerekir. yoksa sonunuz hiç iyi olmayabilir.
    2 ...
  21. 13.
  22. 14.
  23. marketing olayını çözememiş travestidir..
    1 ...
  24. 15.
  25. 16.
© 2025 uludağ sözlük