Otobüste sevgilisini bir yere bırakacak adam varsa mutlaka binmeyin. Çünkü sevgilisini oraya bırakıp geri döneceği için, Otobüste gidene kadar şapur şupur seslerden uyuyamayacaksınız. Test ettim.
biraz nostalji yapalım.
70'li yıllardaki neredeyse tüm otobüsler mercedes o302'ydi, ki şimdikiler kadar lüks olmasa da hiç yolda arıza yaparak kalanı görülmemiştir.
özellikle gecenin sessizliğinde duyulan o hafif vuruntulu motor sesi tam bir ninnidir.
klima yoktu, sigara serbestti, yan camların üst bölümü kaymalı olarak açılırdı, ve mecburen devamlı açık olurdu.
ikram olarak sadece kolonya vardı, o da üst kalite firmalarda.
yoksa doğan körfez falan gibi harcıalem firmalarda o da olmazdı, ve orta koridordaki tavuklarla (bazen de kuzu veya koyunlarla) beraberce gayet ekolojik ve çevreci yolculuklar yapılırdı.
En boktan bir yatagin bile ne kadar degerli oldugunu gosteren yolculuklardir. Ayaklarinizi uzatip yattiginiz o gunler gelir akliniza. Su siktigimin yolculugu bitse yatagin dibine vuracam lan dersiniz. Yaninizda tanimadik gobekli bir adamla saatlerce uyumak zorunda kalirsiniz. Arda bir uyanir nerdeyiz geldik mi afyon a diye sorar. Ulan afyon mu kaldi? Kapikule'ye dayandik resmen dersin icinden.
Aynı zamanda insanı kendi iç dünyasına, anılara ve hayallere götüren yolculuktur. Sürekli koltuğun en rahat şekli aranır, küçük bir yastık, yatak rahatlığı yaşatır. Çocukken hep evde, yatağımda olduğuma inandırırdım kendimi rahatsız otobüs yolculuklarında, eve gidince de yatağım hiç olmadığı kadar değerli gelirdi. Son yıllarda hayatımızdaki yeri azaldı ama yine de sevgiliyle yapılması istenen küçük hayallerdendir, yanında sevdiğin insan varken o daracık alan eve bile dönüşür.. Bir de müzik dinlenerek oldukça güzel bir gece yolculuğu yaşanır.
ilk başlarda iyi olsa da gide gele bok gibi olur. mp3 dinlemek bile zevk vermiyorsa bilin ki bütün uzun yolculuklar sizin için artık tek bir şey ifade eder; uyumak.
eğer otobüsle gidecekseniz yaz sıcağında en mantıklısıdır. lakin şansıma mıdır nedir ne zaman otobüsle gitsem gece gündüz hep ağlayan bebek çıkar karşıma. arabamla gideceğim yola da gece çıkarım çünkü camda fim yok. fakiriz, kaç lira lan bir film!
En sevdiğim yolculuktur. Arabada yapılanı o kadar zevkli olmaz. Bir yandan (bkz: retarder) sesi gecenin sessizliğinde ciiiiuuuuvvv diye gelir kulağınıza, bir yandanda uyuyan yolcuları seyredersiniz buda ayrı bir zevk verir. Sonra düşünürsünüz "vay be gecenin bi vakti yola çıktık yarın tatil yerine varacaz" ayrıyeten gece yolculuğundayken en ama en sevdiğim şafağın sökmesidir. şafak sökerken garip bir duygu kaplar insanın içini. böyle gece boyu yolculuk yapıpta sonunda zafere eriştik gibi. iyidir gece yolculukları...