sabah yapacak bir şeyim olmadığı, uzun bacakların başka erkeklere yürüdüğünü görmekten bıkmak ve sarhoş olmak gibi sebeplerden ötürü bir süredir tecrübe ettiğim durum. galiba yavaş yavaş çoğu kişiden kaçacağım. neticede hiçbir şey değişmiyor.
bu yaz boyunca yapmayı düşündüğüm şey. yapıyorum da, gece uyumuyorum, tüm gece internetteyim, o sözlük senin, bu sözlük benim dolanıyorum, bişeyler yazıyorum, sabah olunca da uyuyorum, oh mis.
en güzel olandır. düşünmek, kendini incelemek, durumları kavramak ve en önemlisi sevmek için birebirdir gece. hem gece kimsecikler yokken çıkıp gezmezsen sen o meydanda; o meydanı, o semti sana ait hissedebilir misin? kendini oraya ait hissedebilir misin? yabancı kalmaz mısın? alelacele yaşıyor değil misindir?
mecburiyetten yahut eğlenceden olabilir.
arkadaşlarla ortam muhabbet falan iyidir üstüne bir de batak çevirdin mi zaman mefhumu ortadan kalkar.
yahut benim gibi komitesi yakın olan ve yumurta kapıya dayanmış tıp öğrencisi için de zaruri bir durumdur.
Dünya gece daha güzeldir. Çünkü canlı olan ne varsa malak gibi uyur. Allah razı olsun uyusunlar. Yoksa gece gündüz bu dünya çekilmezdi. Gece yaşayan insanlar gündüz yaşayan insanlara göre benim için hep daha güzel olmuştur. Yada abartıyorum lan. Romantikleşmeye gerek yok. Uykumuz yok işte.
her insanın farklı sebeplerden dolayı yaşadığı sıkıntıdır. metropol insanlarında bu sıkıntıya
daha çok rastlanır. insanın bedenini de ruhunu da yorar bu durum, insanı deli bile edebilir sonlanmazsa!
düzenli uyku hayatın can damarı gıbıdır. *
kafanda, kalbinde öyle fırtınalar kopar ki sessizlikteki haykırışlar içine işler. uyuyamazsın. atarsın kendini yollara. delicesine uzaklaşırsın olduğun yerden. bir bakarsın ki şehrin dışına çıkmak üzeresin. gidersin çorbacıya, çay içersin. kapıda sigaranı içersin. sikerim böyle işi der evine döner uyursun.
ertesi gün gidilecek bir iş yoksa kalkıp keyfi sürülecek durum, ama ertesi gün iş varsa vay halinize döndükçe yatak battıkça batacak uyku iyice kaçacak nefretle kuzular sayılacak 2 saat sonra öfkeyle kendinize kızıp uyumak için dua ederken akşamdan kurduğunuz alarmın çalmasıyla sinirle yataktan kalkacaağınız durumdur.
13 yaşımdan beri içinde bulunduğum durum. hiç bir zamanda şikayetçi olmadım. benimle aynı kaderi paylaşan abim düzenli hayata gıpta etsede ben çok memnunum bu kavramdan.
geceleri aktivite halinde olmak bana her zaman daha cazip gelir. ergenlik döneminde ayrı bir havam olurdu. günün nasıl ağardığını ailesi dokuzda uyuttuğu için tadamayan arkadaşlarıma hava atmak nasıl bir keyiftir, anlatamam.
sesinden neden olduğunu anlamadığım halde korkmaya devam ettiğim ezan sesiyle ürker, ara sıra gözümü kapatıp hayal kurar, bilgisayarda takılır, müzik dinler, kalkar birşeyler atıştırırım. hele ki evde uyandırmamak için uğraştığınız birileri varsa dahada eğlenceli olan durumdur.
düzeltemedi işte ailem yıllardır. geceleri hiç uyumam, sabaha karşı dokuz, on gibi sızarım, akşam altı, yedi gibide kalkarım.
döngü halindedir.
eğer üniversitede okuyorsanız ve ikinci öğretim öğrencisi iseniz. öğlene kadar dana gibi uyumanız dan kaynaklanan bir sorundur. ayrıca bu durum okul hayatınız bitene kadar sizim yaşam şekliniz olacaktır.
normal şartlarda boktandır moktandır ama ikinci öğretim öğrencisiyseniz ve öğle onikiye kadar uyuma potansiyeliniz varsa ziyanı yoktur. hatta iyidir, güzeldir.